Bugün, 25 Nisan 2024 Perşembe

Mehmet Ali AYDIN


AYNI TAKTİKLE DEVAM

AYNI TAKTİKLE DEVAM



Cennetmekân, Sultan 2. Abdülhamid Han “çok önemli bir karar” vereceği zaman, hemen “vezir ”ini çağırır, “Git, Rus Elçisi’ne sor” dermiş: “Sor bakalım, bu olay konusunda ne diyor?”
Vezir gider, “Rus Elçisi ”ne olayı anlatır ve “Bu konuda ne düşünüyorsun?” diye sorarmış!..
Rus Elçisi bu;
Hiç “Osmanlı’nın çıkarlarını” düşünür mü?.. Elbette “kendi ülkesinin çıkarlarını” düşünecek!..
Elbette “kara”ya ak, “ak”a kara diyecek!.. Olay “Osmanlı’nın menfaati”ne olacaksa “olumsuz” diyecek, “Rusya’nın menfaati”ne ise “olumlu” diyecek!..
Yine demiş diyeceğini!..
Vezir de, alırmış cevabını, gelirmiş Sultan Abdülhamid Han’ın huzuruna...
“Vaziyet böyleyken böyle!”
Abdülhamid Han, “Tamam” dermiş;
“Tam tersini yapın!”
Her defasında da;
Rus Elçisi’nin söylediklerinin “tam tersi” yapılır ve böylece, kararlarda “tam isabet” kaydedilirmiş!..
Rahmetli Cumhurbaşkanımız Turgut Özal’da II. Abdülhamit Han’ın taktiğini uygularmış. Diyor ki:
“Ben bir icraat yapacağım zaman, sol kafaların yazdıklarına bakarım, eğer hiç sesleri çıkmıyorsa o projeyi yapmam rafa kaldırırım. Yarısının sesi çıkmıyor, yarısının sesi çıkıyorsa, o projeyi yeniler öyle yaparım. Eğer bütün solcular o projeyi engellemek için yaygara yapıyorlar ise, hiç kimseyi dinlemez o projeyi aynen yapar ve bitiririm.
Çünkü o proje memleket için hayırlara vesiledir.
İmamınoğlu ve şürekâsı “Kanal İstanbul’a” karşı imişler. O zaman en kısa sürede Kanal İstanbul yapılmalı ve hizmete açılmalıdır.
Ne yazık ki güzel memleketimde “marazi” sol kafa sağ iktidarların yaptığı millet hayrına ne kadar yatırım varsa hepsine içgüdüsel olarak karşı çıkıyor (akıl kullanma becerisi kısıtlı olunca).
Bu marazi kafa yapılan Boğaz Köprülerine, Marmaray’a, Boğazın altına yapılan tüp geçide, memleket hayrına ne varsa hepsine karşı çıkan bir kafa.
Bunlar görevlerini yapıyor anladık ta, hangi şekilde olursa olsun, milliyetçi ve muhafazakâr geçinip, bunların değirmenine su taşıyan arızalılara ne demeli. Zavallılar “pireyi kızıp, yorgan yakıyorlar”, ardından da biz nerede hata yaptık diyor, pişman oluyorlar.
Hala anlamayan varsa bir kez daha anlatalım; “bunların ipi ile kuyuya inilmez.” Bilmem anlatabildim mi?