Bugün, 29 Mart 2024 Cuma

Mustafa KÖKSAL


KOSKOCA BİR YIL...

KOSKOCA BİR YIL...



Nasılda geçti, ömür gibi, hayat gibi, nefes gibi. Bir 2019 bitti, insanlar dünyalık peşinde, hırs, intikam, kin, nefret.
Neye bunlar.?
Hani Ordu’nun dostu, Ordulu idi. Niye böyle oldu bu il..?  Yaramadı 2019 bizlere. Kin düşmanlık, siyasi nefret. Niçin bu kadar düşmanız kendimize, bizim değerlerimize, fikrimize?
Ben 63 yaşına geldim. Bu ile kim ne yapmış yaptırmışsa onun elini bin kez sıkmamız lazım. Derdimiz Ordu olmalı.
Bu ile milletvekili, bakan, müdür, danışman olmuş her insanın bu ilde emeği teri göz nuru var, yapmakta olduğu işler yaptığı işler var. Biz başka ilin karşısında bizim olanı savunacağımıza ona karşı niye oluruz ki, fikri siyasi görüşü ne olursa olsun.
Ordu’nun bir makamının ismi ise her adım, Hastanelerde, dairelerde, iş dümyamızda bizden olmayan ve bu ilin alın terini alıp gidenlere söz edeceğimize biz bize niye sözle cümle kurşun atarız ki.
Ben Ordulu olan, milli olman bizim olana sahip çıkan bir 2020 diliyorum.
İnşallah bu ilin kalkınmasında, eğitiminde, sağlığında, turizminde, iş aleminde, ihracatında, gençlerinde, yaşlılarında, geleceğinde, hayırlı bir 2020 dileklerimle bütün kardeşlerime, siyasi fikrin güzel insanlarına huzurlu yıllar. Hoş geldin ülkeme ilime 2020..
Huzur getir, barış getir, kardeşlik getir.

 

BU AİLEM
Bu Ordu futboluna her daim hizmeti sünnet bildi, ilk kurulan Mor Beyaz efsaneye, 1967’de gel dediklerinde İbrahim Köksal HAYIR mı dedi, sonrasında Sebahattin Köksal’a buyur gel dediklerinde HAYIR mı dedi, bugün hasta olan ve kim hatırlayıp da yanına 5 dakika gidiyor dediğim Coşkun Köksal HAYIR mı dedi, yıllarca bu insanların çocukları, torunları bu Orduspor’a hizmeti mübarek bilip içinde oldu da, hala bu insanlar spora sporun içinde olmasından dolayı mı yoksa, soy isminden mi bu kadar tenkite maruz kalıyor, ki çok sevdiklerimiz olunca bu bize hançer yarası oluyor, şimdi gurur duyduğum ailem, soyum için, bunlar niye mi, diye yazmak kardeş elinden olunca bizi üzer, bu ilde herkes bilir ki, ben 5 yaşından beri babamın eli elimde OCAK kulübü başkanı, 33 yaşında bu dünyaya veda etmiş bir insanın oğluyum, benim futbol aşkım dün, öbür günden değil, OCAK kulübünden bu güne, Orduspor içinde gençliğimiz geçti, bir çok değerli başkanla yönetimde oldum, helal olsun o büyük camiaya her günümüz, bugün de, yarın da öbür gün de bu ilin sporuna hizmet nerede olursa olsun bizim için bir sünnettir.
Ben bu Yeni Orduspor ortada iken elini uzatan o kulübe sahip çıkma cesaretinde olan o 5 insana Ordu futbolu adına minnettarım, almasalardı bugün o 3. ligdeki takım belkide kapanıp gidecekti. Kuranlardan, o tesisi yapanlardan Allah razı olsun. Bu kulüp nerede ise kapanacaktı ve;
Başta Hüseyin, Ali Osman, Temel Aşar, Cengiz kardeşlerimize en kötü, en yalnız zamanda, en herkesin sırtını döndüğü günlerde korkmadan, cesaretle bu takımı ilk devre boyunca madden manen destek vererek bugünkü ellere teslim ettikleri için Ordu adına onlara bin kez teşekkürler..
Şimdi Şükrü Başkan’a, Karlıbel’e, Mertan’a, Köksal’a da bu devamlılıktan kaçmadıkları için teşekkürler.
Ne 52 Futbol Kulübü, ne Orduspor 1967, ne Altınordu, ne Ünye, ne Fatsaspor kanlı bıçaklı, hepsi kardeş, hepsi bu ilin değeri.
Kulüpler birbirini kırmadan, dosthane bu ilin yarınına gençliğine hizmeti sünnet bilirse bu ilin gençliği de büyür.
Benim soy ismim bu ilde, bu ilin spor yürüyüşünden asla kaçmadı, lütfen yazarken, belki ola ki olmuş yanlışını yazarken onları soy ağacı ile tenkit çok kötü yazı şekli olur. Ve kişilere kötü bir söz yüzlerce insanın kalbini kırar, bu sevdiği kişiden olursa çok fazla olur, Ordu’ya bu ilin sporuna hizmet eden her kişi bu ilin yüreğinde ölümsüzdür biline.