Bugün, 19 Nisan 2024 Cuma

Mehmet Ali AYDIN


YA BAŞ İSTERLERSE

Zamanında, ülkenin  birinde bir kasap varmış, müşterilerine de veresiye et verirmiş. Bir çocuk da çırağıymış. Dükkanın veresiyelerini yazarmış.


Zamanında, ülkenin  birinde bir kasap varmış, müşterilerine de veresiye et verirmiş. Bir çocuk da çırağıymış. Dükkanın veresiyelerini yazarmış. Kasap:
"-Yaz!" dermiş,
"-Filan bu kadar borç aldı, filanda bu kadar alacağımız var."

Günün birinde yırtıcı bir kuş uçup havadan inmiş; bir parça et kapıp havalanıp gitmiş.
Kasap yine çırağa seslenmiş:
"-Yaz; etin dörtte bir parçası, şu kuşta; ondan da bu kadar alacağımız var!"
Bir başka gün, yine o kuş, adet edindiğinden gene gelir, et kapmaya uğraşır. Kasap bir düzen kurmuştur; kuş tuzağa tutulunca başını koparır, öbür kuşlara ibret olsun diye asar.
Çocuk saflıkla sorar:
"-Usta, senin kuştaki alacağını yazdım, şimdi kuşun senden alacağı var, ne kadar yazayım?"
Usta yenini, yakasını yırtar der ki:
"-Et işi kolay, fakat baş isterse ne yapacağım ben?"

Yaptığımız hatalar ve günahların tövbesi var; tövbe edersek belki Cenab-ı Hak kabul eder.
Ya peki! başkalarının hakkını gasp ederek kul hakkı, hayvan hakkı ve daha girdiğimiz pek çok hakkın karşılığını bizden öbür alemde isterlerse ne yaparız?
Ne bileyim işte kafama öyle takıldı da!