Bugün, 26 Nisan 2024 Cuma

Dr. Abdurrahman TOMAKİN


YAŞLI VE YAŞLI BAKIMI


Devam...

Günümüzde Yaşlı ve Hasta Bakımı giderek sorun oluşturmaya başlamıştır. Bunun da nedeni insanların yaşlılarına karşı tahammülsüz olmaları ve bakımında yeterli özeni göstermemeleridir.

Yaşlı bakımında huzursuzluk, duygu ve hafıza bozukluğu yanında bir diğer önemli sorunlar ise yatak yaraları ve beslenmedir.


2-BASINCA BAĞLI YATAK ÜLSERLERİ

Basınç ülserleri; özellikle kemik çıkıntılarının bulunduğu bölgelerde uzun süreli basınç, sürtünme veya tahrişe bağlı olarak deri ve derialtı dokularda kapiller damarların tamamen kapanması ve o bölgede dolaşımın durması sonucu oluşmaktadır.

Derinin olan dıştan basınç ortalama kapiller hidrostatik basıncını (30 mmHg) aştığı zaman basınç ülserleri görülmeye başlar. Yatan hastalarda sakrum-kalça gibi bölgelerdeki dıştan basınç 100-150 mmHg’yı bulabilmektedir. Yaşlanma ile birlikte derinin kalınlığı ve kanlanması azalmaktadır.

Hastaneye yatan hastaların %9-13’ünde, yoğun bakımda yatanların %41’inde, dekübit-yatak ülserleri gelişebilmektedir.

Yatak ülserlerinde ölüm riski dört kat artmaktadır.

Fizyolojik değişikliklerin yanı sıra hareketsizlikler de önemli riskler taşır.

Ayrıca malnütrisyon, çinko, demir ve C vitamini eksiklikleri yatak yarası gelişimini hızlandırmaktadır.

Yaşlı yatalak hastalarda 2 hafta içerisinde basınç ülserleri görülmektedir.

Basınç yarasının önlenmesinde ilk adım, riskli hastaların önceden belirlenerek uygun tedbirlerin alınmasıdır.

Yatak ülserleri 4 ana evrede sınıflandırılmaktadır:

Evre-I: Deri bütünlüğü bozulmamış olup basınç uygulandığında kaybolmayan kızarıklık (eritem) vardır. Lezyonlu bölgede ağrı hissedilebilir.

Evre-II: Derinin epidermis ve dermis tabakası etkilenmiş olup yüzeysel ülserasyon vardır. Klinik olarak abrasyon-aşınma, kabarcık, bül-su toplanması ve derin olmayan krater mevcuttur. O bölgede ağrı hissedilir.

Evre-III: Subkutan-ciltaltı doku da dâhil olmak üzere tüm dokular etkilenmiştir ve nekroz vardır. Klinik olarak alttaki dokulara kadar giden derin bir krater mevcuttur. Genellikle ağrı hissedilmez. Yaraya infeksiyon eklenebilir.

Evre-IV: Derinin tüm tabakaları etkilenmiş olup aşırı nekroz, kas ve kemik dokuda harabiyet vardır. Yara genellikle infektedir ve ağrı hissedilmez.

Subkutan-ciltaltı yağ dokusuna ulaşan ülserler debride edilmeli, fasya ve daha derine inenlere ise cerrahi debridman ve gerekirse deri grefti uygulanarak tedavi edilmelidir.

Enfeksiyon varlığında sistemik antibiyotikler kullanılmaktadır.

Kemiklerin çıkıntıları ile olası basınç alanları değerlendirilmeli ve basınca maruz kalan bölgelere destek aparat kullanarak destek verilmeli ve kan dolaşımını hızlandırmak için masaj yapılmalıdır.

İki saat aralıklarla pozisyon değişikliği sağlanmalı ve pozisyon değiştirme esnasında sürtünmeler önlenmelidir.

Hastada üriner ve fekal (büyük abdest kaçırma) inkontinans varlığı değerlendirilmelidir. Cilt temiz ve nemli tutulmalıdır.

Yeterli beslenme sağlanarak malnütrisyon önlenmelidir. Beslenmede bozulma ve sıvı eksikliği durumunda; ideal kiloyu sağlayacak şekilde günlük kalori ihtiyacı hesaplanmalıdır.

Ağızdan alım durumuna göre gerekirse nazogastrik/gastrostomi tüpleri ile beslenme desteği verilmelidir.

          (devam edecek)