Bugün, 19 Nisan 2024 Cuma

Hüsnü YÜCEL


YENİ ÇARŞI PROJESİ

YENİ ÇARŞI PROJESİ


 

Adı “ Yeni Çarşı” ama aslı “ Çarşamba Pazarı” , daha da geriye gidersek “ Millet Düzü” olarak hepimizin bildiği çarşı yine gündeme gelmeye başladı. Daha önceki yıllarda yerel yönetimlerin  bütçeleri çok sınırlı olduğundan projeleri de hedefsiz olurdu. Her yerel yönetim adayı mutlaka bu namı büyük çarşı işin yeni proje ile yola çıkardı.

Çarşamba pazarı bir günde Yeni Çarşıya dönüştü. Fikret Türkyılmaz döneminde Orta Cami yanındaki yeni çarşı esnafı direnince sadece onların gönlü olsun diye tarihi çarşamba pazarı tarihe karıştı. Yeni çarşı esnafı caminin bitişiğindeki baraka işyerlerini boşaltmayız diye yıllarca uğraştılar. Siyaset bu direnişe boyun eğdi ve çarşamba pazarını bu direnişe kurban ettik. Adı yeni çarşı olan son halinin yeni olan hiç bir tarafı da yoktu. Demir yığını üzerine suntalarla örtülmüş demir perde ülkelerinde rastlanan bir pazar yeri bu güne kadar zor dayanabildi. Şu anki hali ise içler acısı. Delik deşik olmuş çatılara esnaf yağan yağmura naylon leğenler ile direnmeye çalışıyor.

Yeni çarşı bu günlerde yine gündeme geldi. Yöneticiler çarşıda incelemelerde bulunarak proje hazırladıklarını ifade ettiler. Benim elim yine yüreğimde eyvah dedim, yine alel acele kimsenin görüşü alınmadan bir yanlış proje daha gelmez inşallah. Neden bu tür projelerde halkın ve ilgili sivil toplum örgütlerinin görüşü alınmaz hala anlamış değilim. Hani bu proje stadyum ve cumhuriyet meydanı ile bir bütün proje olarak düşünülüyordu? Stadyum da yakında taşınacağa benziyor. O halde bu acelecilik niye?

Stadyum, cumhuriyet meydanı ve yeni çarşı aynı kalemden çıkacak ve Ordu’nun otopark çözümünü de sağlayacak şekilde organize edilmelidir. Tasarlanan ve dile getirilen hep bu idi. Bu üçlü projeden neden vazgeçildiğini şahsen bilmek isterim. Ben daha önceleri bu üç projeyi bütün halinde düşündüğüm ve adını da ORDU İÇİN BİR HAYALİM VAR diye dillendirdiğim bir projenin alelacele güme gitmesini de istemem. Belki düşünenler olur, sen istesen ne olur, istemesen ne olur diye.

Bekleyip göreceğiz. Biz hep buradayız. Kimler geldi kimler geçti, ne sultanlar hüküm sürdü bu meydanda. Ama çoğu meydanda yok. Ama biz hep buradayız.