Karadeniz’in geçim kapısı olan fındık, uzun süredir üreticisinin hak ettiği değeri bulamıyordu. Ancak Nisan ayındaki zirai don felaketi, arzı daraltınca fındık fiyatları bir nebze olsun değer kazandı.
Türkiye’nin dünya fındık üretiminin büyük bölümünü karşılayan Karadeniz Bölgesi’nde üretici, yıllardır emeğinin karşılığını alamadığı için büyük hayal kırıklıkları yaşıyordu. Özellikle son birkaç sezondur serbest piyasada düşük kalan fiyatlar nedeniyle zarar eden birçok çiftçi, ürününü ya maliyetine satmak zorunda kaldı ya da depolayarak daha iyi bir fiyat umuduyla beklemeyi tercih etti.
Ancak bu yıl, beklenmeyen bir doğa olayı dengeleri değiştirdi. Nisan ayının ilk haftasında yaşanan ani hava sıcaklığı düşüşü ve beraberindeki zirai don, başta fındık olmak üzere birçok tarım ürününde büyük zarara yol açtı. Üretimin düşeceği yönündeki beklenti, piyasada tedirginliğe neden oldu. Bu gelişme, fındık fiyatlarında sert bir yükselişi beraberinde getirdi. Serbest piyasada fındığın kilogram fiyatı 50-60 TL bir yükseliş göstererek 170 ile 200 TL bandına kadar ulaştı.
Ordu, Giresun, Trabzon ve Samsun başta olmak üzere bölgedeki üreticiler, son yıllarda büyük emek verdikleri ürünü düşük fiyatlardan satmak zorunda kaldıkları için sık sık tepki göstermişti.
BAKAN YUMAKLI: "ÜRETİCİNİN YANINDAYIZ"
Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı da geçtiğimiz gün Ordu’ya gelerek fındık bahçelerinde incelemelerde bulundu. Üreticilerin zararlarının tespiti ve desteklenmesi konusunda açıklamalarda bulunan Yumaklı, devletin üreticisini yalnız bırakmadığını söyledi.
Bakan Yumaklı, “Üreticimizin sigortası olmasa bile, eğer Çiftçi Kayıt Sistemi’ne kayıtlıysa Bakanlık olarak onu yalnız bırakmıyoruz. Yaptığı harcamaları hasar oranında karşılayarak emeğine sahip çıkıyoruz. Tarımda sürdürülebilirlik sadece masa başında değil, tarlada üreticimizle omuz omuza olmaktan geçiyor. Biz de her zaman çiftçimizin yanındayız.”
BEKLETEN KAZANÇLI ÇIKTI
Fındığını depolayarak elinde tutan üreticilerin bu süreçte avantaj sağladığı görüldü.
Bahçelerdeki hasar tespitleri yapılmaya başlanırken, rekolteye dair ilk tahminler yaz aylarında netleşecek. Üretici hem fiyat istikrarı hem de ürün güvenliği açısından devletin destek politikalarının devam etmesini istiyor.