İSTİHDAM RİSK ALTINDA!
Yeni okul kıyafeti yönetmeliği sektörü krize sürükledi: 3 milyon kişinin istihdamı risk altında.
Türkiye Okul Kıyafeti Üreticileri ve Satıcıları Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Ufuk Ünal, 6 Aralık 2024 tarihinde yürürlüğe giren yeni okul kıyafeti yönetmeliğinin tekstil ve perakende sektöründe büyük bir krize yol açtığını açıkladı. Ünal, söz konusu düzenlemenin hem üreticileri hem de esnafı zor durumda bıraktığını belirterek, “Yeni yönetmelikle yaklaşık 3 milyon kişinin istihdamı tehlikeye girmiş durumda. Olası iflasların yanı sıra 150 milyon adet okul kıyafeti stokunun çöpe gitme riski bulunuyor. Bu, milli servetin heba edilmesi anlamına geliyor” dedi.
Ankara’da düzenlenen ve Türkiye’nin 81 ilinden okul kıyafeti üreticileri ile satıcılarının katıldığı toplantıda, yeni yönetmeliğin sektöre etkileri tüm yönleriyle ele alındı. Toplantıda konuşan Ünal, Türkiye genelinde yaklaşık 20 milyon öğrencinin okul kıyafeti ihtiyacının bugüne kadar yerel üreticiler tarafından karşılandığını vurguladı. Okul kıyafetlerinde kullanılan kumaş, iplik, düğme ve diğer tüm malzemelerin yerli üretim olduğunu hatırlatan Ünal, Anadolu’nun dört bir yanında milyonlarca kişinin bu sektör sayesinde geçimini sağladığını ifade etti.
YÖNETMELİKTEKİ DEĞİŞİKLİKLER TEPKİ ÇEKTİ
Yeni yönetmeliğin 3. maddesinde yer alan “kıyafet üzerinde okul arması bulunmaması, armaların okul tarafından sonradan ayrıca temin edilip diktirilmesi” şartı, üreticileri ve esnafı zor durumda bıraktı. Eski yönetmelikte yer alan “kıyafetlerin en az 4 yıl giyilmesi” kuralına güvenerek üretim yapan esnaf, milyonlarca liralık stokla baş başa kaldı.
VELİLER DE EK MALİYETLE KARŞI KARŞIYA
Ünal, bu durumun velilere de ek maliyet getirdiğini belirtti. Arma ve dikim için velilerin ortalama 250 TL ekstra ödeme yapmak zorunda kaldığını, bu nedenle zincir mağazalara yönelimin arttığını ve ithal ürünlerin tercih edildiğini ifade etti.
DİSİPLİN VE AİDİYET SORUNU
Yönetmelik sonrası öğrencilerin armasız ve logosuz kıyafetlerle okula gitmesi, okul disiplinini ve aidiyet duygusunu zayıflattı. Ünal, yaşanan akran zorbalığı ve disiplinsizlik örneklerini hatırlatarak, okul armasının kurumsal kimlik ve güvenlik açısından da önemli olduğunu vurguladı.
ÇÖZÜM ÇAĞRISI
Sektör temsilcileri, Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’e iki temel talepte bulundu:
Stokların ekonomiye kazandırılması: Süresi dolmamış okul kıyafetlerinin giyilmeye devam edilmesi.
Arma uygulamasının esnetilmesi: Armalı kıyafetlerin örnek olarak sergilenmesi, velilerin isterse düz kıyafet alıp armayı okuldan temin edebilmesi.
Ünal, “Tamamı yerli malzeme ve yerel istihdam ile üretilen stoklarımız milli servettir. Ziyan olmaması için Sayın Bakanımızdan çözüm bekliyoruz” diyerek çağrısını yineledi.
“ALTYAPI OLUŞTURULMADAN YAPILAN DEĞİŞİKLİKLER SORUN DOĞURUYOR”
Toplantıda konuşan Ordu Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birliği Başkanı Erdoğan Akyürek, eğitim alanında yapılan düzenlemelerin altyapısı oluşturulmadan hayata geçirilmesinin ciddi sıkıntılara yol açtığını söyledi. Okul kıyafetinin eğitimle doğrudan ilişkili olduğunu ifade eden Akyürek, düzen ve disiplinin öğrencilerin gelişimi açısından önemli olduğunu vurguladı. Akyürek, okul kıyafetinin öğrenciler arasında eşitlik ve aidiyet duygusunu güçlendirdiğini kaydetti.
“KIYAFET SOSYAL AİDİYET UNSURUDUR”
Ordu Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Adil Levent Karlıbel ise kıyafet serbestliğiyle birlikte okullarda rol model anlayışının zayıfladığını dile getirdi. Kıyafetin sosyal bir aidiyet unsuru olduğuna dikkat çeken Karlıbel, tekstil sektörünün geniş bir istihdam alanı sunduğunu ancak son dönemde ciddi bir daralma yaşadığını ifade etti.
Sektör temsilcileri, yeni okul kıyafeti yönetmeliğinin yeniden gözden geçirilmemesi halinde hem ekonomik kayıpların artacağı hem de eğitim ortamında düzen ve eşitliğin zarar göreceği uyarısında bulundu.