Ordu, Amasya, Giresun, Tokat, Trabzon, Çorum, Rize-Artvin, Zonguldak, Karabük, Sakarya ve Sinop illerinin Tabipler Odası başkanları Türk Tabipler Birliğini uyaran ortak bir bildiri yayınladı.

Yayınlanan ortak bildiride; “Ülkemizin en güzide meslek grubunun birlikteliğini sağlamak ve toplum sağlığını korumak amacıyla 1953 yılında kurulmuş ve sınırları da 6023 sayılı Kanun ile çizilmiş Hekimlerin Ortak çatısı niteliğindeki Türk Tabipleri Birliği, mevcut gücünü sadece Hekimlerden almaktadır.

Türk Tabipleri Birliği'nin son dönemde hekim hakları ve halk sağlığını gözeten bir çizgide faaliyetlerini yürütmesi, geçmişte yapmış olduğu, asla tasvip etmediğimiz ve edemeyeceğimiz ve meslek örgütü ile bağdaşmayacak söylem ve eylemlerde bulunmaktan kaçınmaya itina göstermesi, hepimizi gelecek adına umutlandırmış ve takdirini kazandırmıştı.

Türk Tabipleri Birliği Merkez konseyinin başkanlık seçiminde bu konunun öncelikli olarak göz önünde bulundurularak, Türk Tabipleri Birliği'nin haklılığına ve misyonuna zarar vermeyecek, toplum nezdinde saygınlığını zedelemeyecek bir ismin başkan olarak belirlenmesi çok önem arz etmekteydi.

Türkiye Cumhuriyetine Bağlı Kamu kurumu niteliğinde mesleki bir kuruluş olan Türk Tabipleri Birliği'nin başkanı olacak kişiliğin ; sadece ve sadece 6023 sayılı kanun çerçevesinde ve Türkiye Cumhuriyeti yasalarına sadakatle bağlı kalarak, sadece hekimlerin mesleki birlikteliğini, aralarındaki deontolojik bağı koruması, dayanışmayı, bilimsel gelişmeyi artıracak faaliyetlerde bulunması, hekimlerin sorunlarının çözümü, hak ve yararlarını korumak için çalışmalarda bulunması ve toplum sağlığının korunmasına yönelik çalışmalar yapması, halk sağlığı ve tıp meslekleri ile ilgili meseleler için resmi makamlarla karşılıklı işbirliği yapması, halk sağlığını ve tıp mesleğini ilgilendiren işlerde resmi makamlardan yardım sağlayacak faaliyetlerde bulunması ilkelerine sadık kalacağını bildirmesi ve bu özelliklerde bir hekimin seçilmesi bizim için vazgeçilmezdir.

Türk Tabipleri Birliği'nin sorgulandığı hatta kapatılmasının gerektiği gibi haksız söylemlerin ayyuka çıktığı, hekimlerimizin ve insanımızın pandemi nedeniyle bizlere en fazla ihtiyaç duyduğu günlerde ulusal birlik ve bütünlüğümüzle uyuşmayan kişilerin üst yönetime ve başkan olarak seçilmesi, burada etkin görev alacak pozisyona getirlmesi, daha şimdiden başlamış olan, Odalarımızdaki ve Birliğimizdeki üye istifalarının, kayıplarının ve çözülmenin önüne geçilemeyeceğinin delilidir.

Bu konudan rahatsızlık ve kaygı duyduğumuzu belirtmek isteriz. Korkumuz odur ki böylesi bir seçim Türk Tabipleri Birliği’nin kapatılması yönündeki telkinler ve siyasi söylemlerin kamu vicdanında meşruiyet kazanmasına yol açacaktır.

Bu nedenle Hekimleri temsil yeteneği olan Türk Tabipleri Birliği’nin başkanlığına getirilmiş kişinin yeniden tüm bu yönleriyle düşünülmesini, yukarıda bahsettiğimiz olumsuz özelliklerden arınmış, hekimlerin haklarını, menfaat ve esenliğini amaç bilen liyakat sahibi bir hekimin getirilmesini talep ediyoruz” ifadelerine yer verildi. Haber Merkezi