Bazen biz öğretmenler herkesi öğrencimiz sanıyor veya onları idare etmeyi yada onlara hakimiyet kurmak fikrini dikta edişimize biz çok tepki koyarız.
Aslında biz öğreten onlarsa severek öğrenmek maksat iken biz kaçmayı doğru sayarız.
Öğrenci, ögretmen değil de ağabey kardeş olmayı ne devlet okullarında ne de özel okullarda verebildim. Biz sadece arkamız sınıfa dönük 40 dakika ders anlattığımızı sandık... Biz kendimize aslında anlatıyorduk, arkamız hep dönük.
Ki bizim onlarla temasımız göz göze olmalı iken, hiç olmadı. Sadece sınıflar, içinde öğrenciler, bir de zil...
40 yıl böyle bitti. Sporda daha aktif ögretmen oldum, dolu dolu anlattığım vede verdiğim bir anım oldu sporcularımla..
Kolay gibi olsada en zoru, yüz yüze ders.
O yüzden affedersiniz çocuklar, aslında diz dize biz bize hiç olamıyoruz hala... Üzülüyorum her gün ölen sporun, futbolun acı çekerek ölümüne.