Bunu sorduğuma göre, cevabıyla ilgili de görüş sahibiyimdir, belli ki! Ne diyor, Sâdi Şîrazî:
"Sormaz ki bilsin, sorsa bilirdi. Bilmez ki sorsun, bilse sorardı."
Birçok yazımda, Küreselci Çete'nin KİMLİK siyasetini eleştirdim. Çünkü, kapitalist Çete:
1. Bölmeden yönetemez. Kimlik kavgasıyla bölünmemesi durumunda birleşebilecek olan büyük insanlık, Çete'yi tükürükle boğar.
2. Germeden yönetemez. Kimlikler birbirlerine düşman edilip, gerilim içinde yaşadıklarında, hayatları için asıl önemli, gerekli olan konularla ilgilenemezler. Yâni, insanca; eşitlik içinde ve özgürce ortak yaşamak yerine, hayatlarını bölünmüşlüğün gerilimi ve bunalımı içinde sürdürmek zorunda kalırlar.
3. İnsanları, kaos ve savaş ortamına sokmadan yaşayamaz. Bölünme ve gerilimin doğal sonucu, kaos ve çatışma durumudur. Çete, KİMLİKleri; ülkeleri ve insanları savaştırdığı ölçüde zenginleşir. Silah ve savaş endüstrisi, Çete'nin, olmazsa olmaz atar damarlarından biridir.
Bütün bunları yapmasının en önemli nedenlerinden biri de şudur: Kapitalizmin sömürdüğü yoksul, az gelirli insanlar; KİMLİK kavgalarında nefret içinde birbirleriyle çatışsınlar ve durumlarını değiştirme yolunda dayanışmaya girmesinler!
*
Çete'nin, bir yandan - "Tavşan'a kaç, Tazı'ya tut" taktiğiyle - birbirine karşı kışkırttığı etnik, dinsel ve cinssel KİMLİK'leri; öte yandan büyük maddi ve manevî (ideolojik) imkanlarla desteklediğini biliyoruz. Bu, 1980 öncesinde Türkiye'de hem "sağcı", hem de "solcu" gençlerin aynı tabancadan çıkan kurşunlarla öldürülmesine benzeyen bir olgudur. Çete için, sadece bir-iki kimliği, yâni HAT'ı bölme ve çatıştırma diye bir şey yoktur; tüm SATHI, yani dünyadaki ve tek tek ülkelerdeki büyük çaplı KİMLİKleri bölme, germe ve çatıştırma vardır. Eldekiler yetmezse, yeni "dâva"cı/ kavgacı/ ölümcül kimlikler yaratılır. Türkiye'de Çete desteği gören KİMLİK manzarasına genel bir göz atarsak, şunları görürüz:
- Alevîlik düşmanı Sunnîlik;
- Sunnîlik düşmanı Alevîlik;
- Türk düşmanı Kürtçülük;
- Kürt düşmanı Türkçülük;
- Atatürk/ Laiklik düşmanı Şeriatçılık;
- İslam düşmanı Atatürkçülük/ Din düşmanı Ateistlik;
- Cumhuriyet düşmanı Osmanlıcılık;
- Osmanlı düşmanı Cumhuriyetçilik;
- Modern yaşam düşmanı Türbancılık;
- Başörtü düşmanı "İlericilik"/ "Laikçilik";
- Erkek düşmanı feminizm;
- Kadın düşmanı erkek şövenizmi
......
ALEVÎ(Cİ)LİK, Küresel Firavunluk'un, Türkiye'de ve Türklerin yaşadığı (özellikle) Avrupa ülkelerinde son senelerde en fazla yatırım yaptığı bölücü KİMLİK unsurlarından biri haline getirildi. Ne sosyal medyadaki yoğun ALEVÎ KİMLİĞİ propagandası tesadüftür; ne muhalefet eski liderinin; "Ben, Alevî'yim!" deyip durması; ne de koalisyon ortağı olan parti liderinin, mealen; "Başkan Türk (Sunnî), yardımcıları da Kürt ve Alevî olsun!" diyerek, Çete projesi olan LÜBNANİZM 'e yeşil ışık yakması.
KÖR NOKTA KÖŞESİ
1. Prof. Dr. İzzettin Doğan, Turgut Öker, Kemal Kılıçdaroğlu, Ali Rıza Gülçiçek, Ali Kılıç, Ali Rıza Uğurlu, Mustafa Düzgün, Hasan Ali İşlek, Hüseyin Mat... Şimdi ben bu adları neden yazdım? Unuttum, iyi mi! Bende Alzheimer başlangıcı olmasın!
2. Çete; Almanya'da Alevicilik'le Kürtçülük'ü; Kürtçülük'le de İsrail'i birleştirmeye çalışıyor. Kürtçüler, 2025 Nerwuz'unu İsrail Büyüelçiliği'nde kutladılar. Aynı İsrail, Kolani'yi destekleyerek, Suriye'deki Alevilerin katledilmesinde de önemli rol oynamakta, bu arada).
3. Bir internet buluntusu:
Kemal Kılıçdaroğlu:
"Alevi olmaz diyen bu sisteme, doğru olan, dürüst olan, ahlaklı olan olur, diyecek misin? (...).
İlk oyunu verecek olan sevgili evlatlarım, ben Aleviyim. Hak Muhammed Ali inancı ile yetişmiş samimi bir Müslüman’ım. Allah’ın verdiği bir canım var, kul hakkı yemem. Harama el uzatmam."
4. Meraklısına not: Çete, Facebook'ta da onlarca ALEVİCİLİK ("Sunnî Şeriatçılık"/ Tarikatçılık ve "Türkçülük" gibi!) sitesi kurdurmuş durumda. Genç ve "güzel" (!) kızları ve Ali'nin o meşhur parlak resmini yem olarak kullanıyor.
