Amerika Birleşik Devletinde ilginç bir seçim sistemi var. Amerikan seçmeni direkt başkanı seçmiyor, başkanı seçecek olanı seçiyor. Bu seçilenler de ABD Başkanını seçiyor.
Amerikan seçmeni neden doğrudan başkanını seçmek için oyunu kullanamıyor, bu çok zor bir işmi? Bilemiyoruz. Yoksa işin içinde işlermi var! Aklımıza gelmiyor değil hani!
ABD başkanlık seçimlerinde hep iki parti görüyoruz. Cumhuriyetçiler, Demokratlar. Kulağa ne kadar hoş geliyor, değilmi? Bunlar seçim atmosferine girildiğinde televizyonlar karşısına çıkar birbirlerini suçlarlar, birbirlerine muhalefet ederler. İki taraf ta bunu prosedür gereği yapar. Nüfusu ABD ye göre çok az olan ülkelerde
bile neredeyse on tane parti seçime girerken ABD de iki parti yarışıyor. Seçim sistemi üçüncü veya dördüncü bir partiye hedeflerimize ayakbağı olmasın diye fırsat vermiyor düşüncesi aklımıza gelmiyor değil hani? ABD seçim sistemi beni böyle bir yorum, böyle bir çıkarım yapmaya zorluyor.
ABD kendi ülkesi dışındaki ülkelere hizipleşmeyi bölünmeyi demokrasinin bir gereği gibi telkin ederken, kendisi dağılmamayı birleşmeyi seçimlerinde bile felsefeleri haline getirmişler.
Ülkemizde az da olsa ABD seçimleriyle ilgili bir merak bir heyecan var. Tabi basınımız doğal olarak bu konuyla ilgilenmektedir. Bazı aydınlarımız, köşe yazarlarımız, şu aday seçilirse bizim için iyi olur... gibi yorumlar yapmaktadır.
"Bizim için iyi olur" yorumu, kendimize hala güvenemediğimizin bir işaretidir. Birilerinin kanatları altında kendimizi güvende hissederiz işaretidir. Bu psikolojiden kurtulamadığımızın bir işaretidir.
Efendim, Demokratlar gelirse şöyle olurmuş! Cumhuriyetçiler gelirse böyle olurmuş! Yalan!
İki partide aynı fabrikanın adları farklı ürünleridir.
İkiside özelde İslam ve Müslüman düşmanı genelde sömürgecidir. Her İkiside İsrail tarafından, yahudiler tarafından idare edilmektedir. Her iki partinin köşe başını tutmuş adamlarına, danışmanlarına bakın, çoğu yahudidir.
ABD nin enaz son birkaç başkanına bakın hepsi Müslüman ülkelere saldırmış, müslümanları öldürmüş, Müslüman ülkelerin insanlarına ABD ye girmeyi yasaklayan kararlar almış, Kudüs'ü israilin başkenti olarak tanımış, ülkemizi kandırmak için bize gülücük atmış, daima İsrail'e çalışmış parti ve başkanlardır. Yoktur birbirinden farkları. İsrail'e hizmetten başka şansları yoktur. Her seçilen ABD başkanı televizyonlara çıkar İsrail'e sadakat ve bağlılıklarını ifade ederler.
Yeni seçilecek olan ABD başkanı da aynı şekilde hareket edecektir. Dünya kamuoyuna gülücükler atarken birde bakarsınki diğer taraftan İsrail filistinlilere saldırıyor. Bunlar daha önceden hep tecrübe edilmiş yaşanmış olaylardır.
ABD halkının birçogu sandviç yemekle, morgıç ödemekle meşguldür. ABD vatandaşı her seçimde kendi refahını temin edecek partiyi destekleyip, güya diğerini cezalandıracaktır.
Al birini vur ötekine.
