Deprem, ülkemizin yakasını bırakmayacak… Ve bizler depremle yaşamasını ya öğreneceğiz ya da ölüp gideceğiz… Deprem tarihinin en ağır hasar veren yıkımlarından birini yaşıyoruz… 1999 yılında yaşadığımız felaketin ardından tam 24 yıl sonra, ondan daha büyük bir acıyla yüzleştik. 2023 Kahramanmaraş, Pazarcık-Elbistan depremi... “ASRIN FELAKETİ” olarak tarihe geçti. 6 Şubat 2023 gün ışımadan saat 04.17’de Pazarcık 7,7 ile ardından Elbistan, saat 13.24’te 7,6 ile sarsıldı… Deyim yerindeyse bölge beşik gibi sallanmayı sürdürdü ve hala sürdürüyor da. Gaziantep, Şanlıurfa, Hatay, Kilis, Diyarbakır, Adana, Osmaniye, Adıyaman ve Malatya yıkıma uğradı. Nerdeyse şehirler yok oldu… Bu depremlerin ardından bini aşkın artçı sarsıntı meydana geldi. Hatay’dan, Maraş’tan, Adıyaman’dan ve daha birçok yerden enkaz altından yardım çığlıkları duyuldu.
Milyonlarca kişi TEK YÜREK olduk. Yaşlısından gencine, çocuğundan bebeğine binlerce kişi yaralı olarak kurtarıldı… Diyoruz ya UMUT HEP VAR… Gerçektende öyle… Depremin ardından tam 9 gün geçti… Mucizeler yaşandı… Günlerce aç susuz enkaz altında kalan yüzlerce can kurtuldu… Ordu’da deprem hissedildi. Çoğumuz korktu, arabalarda sabahladı. Kimse evlere girmek istemedi. Köye gidip gelmeye başladık. Anlık yaşıyoruz bu hayatı evet ama kabul edemiyoruz bir çok şeyi. Ölüm hep var. Ansızın var. Her anımız haber kanallarında, elimizde telefonlar sosyal medyalardayız. Tek iyi bir haber yeniden umudumuzu yeşertiyor. Yaralarımızı hep birlikte saracağız. Aslında söylenecek yazacak çok şey var ama yazmaya elim varmıyor… Bu acının tarifi yok… Binlerce insan hayatını kaybetti. Ama yıkılan yapıları gördükçe deprem öldürmüyor, tedbirsizlik öldürüyor demeden geçemiyor insanoğlu. Konuşacak yazacak çok şeyimiz var ama şuan sadece bütün canların kurtulması için yapacağımız tek şey dua etmek. Kayıplarımıza rahmet, milletimize başsağlığı diliyorum.
