Bugün, 29 Mart 2024 Cuma

Levent AKTAŞ


BAYRAM GELMİŞ NEYİME!

BAYRAM GELMİŞ NEYİME!


Çok eskidendi o güzel bayram sabahları, dediğinizi duyar gibiyim. Evet, aynen öyleydi. Anne, baba ve kardeşlerle kalabalık bir masanın etrafında toplanıp yapılan bayram kahvaltılarının tadını hiç unutmuyorum.

Her zaman söylediğimiz ve dile getirdiğimiz geçmişimizi unutmak, kolay olmasa gerek! Bugünlere baktığımızda eskiyi ne kadar da özler olmuşuz.

Dediğim gibi eskidendi bayramların sevinci… Kaç gün önceden hazırlıklar yapılır, ev halkına bir telaş düşerdi bayram öncesi. Bayram adı altında temizlik yapılır, tatlılar, börekler ve misafirlere ikram edilecek kurabiyeler yapılırdı. Herkes de bir heyecan, bir güzel telaş vardı. Burada çocukların en sevdiği durum, bayramlık elbise ve ayakkabı alınmasıydı. Her ikisini alan da olurdu, alamayan da. Ya da anneler evde çocuklarına bayramlık dikerdi. Şimdiki gibi kimse kimseyi kıskanmazdı. Olan olmayana verir, hep beraber kardeşçe yol alırdık. Bayram sabahları erkenden uyanır, o kırmızı pabuçlarımızı giyer, bayramlıklarla evin içinde koşar dururduk. Büyüklerin elini öpüp, harçlık almak ise, işin en keyifli yanıydı. Mahalledeki arkadaşlarla toplanıp, kapı kapı el öpmeye giderdik. Şekerin en güzelini, çikolatanın en süslüsü seçerek alırdık, bize uzatılan şekerliklerden…

Ya şimdi öyle mi? Artık çocuklar anasını, babasını tanımaz oldu. Bayram günleri bile hal hatır edemez oldu. Herkes çalıştığı için 3 ya da 4 günlük bayram tatillerini bir otel odasına kapanarak geçiriyorlar. Kafa dinlemek, onlar için anadan, babadan daha önemli oluyor. Ne mezar ziyareti kaldı ne de eli öpülecek anne, baba, eş, dost, akraba… Hepsi şu sanal alem dediğimiz telefonlarımızın kurbanı oldu. Görüntülü konuşmayla her şeyi hallediyorlar. Özlemekmiş, hasretlikmiş, evlat kokusuymuş hepsi bitti.

Yine gelelim içinde bulunduğumuz duruma… Ülkemizin dört bir yanında sefalet içinde yaşamını sürdüren, bu ekonomik krize rağmen ayakta durmaya çalışan ve her geçen gün hayata yenilen insanımızın olduğu durum içler acısı. İntiharlar, ekonomik krizler, kadın cinayetleri, çocuklara cinsel istismar ve daha sayabileceğim birçok konu ile ülkemiz artık baş edemez olmuşken, bayram bizim neyimize!

Dünyanın dört bir yanında insanlar virüsle mücadele ederken, diğer tarafta Rusya- Ukrayna savaşı baş göstermişken ve ayrıca yıllardır süren ve dünyanın göz yumduğu Müslümanlara yönelik savaşlar devam ederken, biz nasıl bayram yapalım?

Çocukların acı çektiği, sefillik içinde yaşadıkları, her gün üzerlerine yağan bombanın altında can veren insanların olduğu, kadın cinayetlerinin her gün çoğaldığı, artık takip etmekte bile zorlandığımız çocuklara karşı yapılan cinsel istismar suçunun her geçen gün artığı bu dönemde neyin kutlamasını yapalım?

Dediğim gibi, eskidendi bayramlar…

Yine de güzel günlerin gelmesi umuduyla, hepinize şimdiden hayırlı, sağlıklı ve huzurlu bayramlar diliyorum.