"Kolaylığı seç, iyiliği emret, cahillere aldırma! (Araf Suresi 99. Ayet)
Ciltler dolusu kitap okumaya, başkalarından öğüt almaya, millete akıl vermeye gerek yok. Sadece yukarıdaki ayette geçen Yüce Allah'ın (C.C) öğüdünü yerine getir, hayatına uygula ve insanlara tebliğ ve yapmalarını sağla yeter.
Ne diyor Yüce Allah "Kolaylığı seç". kendiniz için kolaylığı seçerken başkaları içinde aynısını yapacaksınız. Kendiniz kolaylığı tercih ederken başkalarının hayatını zorlaştırıp, dünyayı onlara dar edip zindan etmeyeceksiniz. Gerekirse onların hayatını kolaylaştırmak için elinizden gelen yardımı yapacaksınız demektir.
Düşünsenize herkes birbirine yardımcı oluyor, işlerini kolaylaştırıyor, kimse kimseye kin beslemiyor, haset etmiyor. Böyle bir dünyada kim yaşamak istemez ki?
İkinci olarak: "İyiliği emret" diyor Rabbimiz. Herkese iyilik peşinde koşarsa dünyada kötülük diye bir şey kalır mı? Herkes iyilik ve güzellik peşinde koşarsa kötülük yapmaya zaman kalır mı? Yada bizler iyilerden olur ve çoğunlukta iyilerden oluşursa kötülere kötülüklerini yapmak için meydan kalır mı?
Peygamberimiz (SAV) bir hadislerinde: "Nerede bir kötülük görürseniz elinizle kaldırınız. Buna gücünüz yetmiyorsa dilinizle kaldırınız. Buna da gücünüz yetmiyorsa kalbinizden buğz ediniz. Bu da imanın en alt derecisidir." diyor ya acaba biz böyle bir durumla karşılaştığımızda bunların hangisini yapıyoruz. Ya da "adam sende bana ne" deyip geçiyor muyuz?
Çevremizde ben Müslümanım diyenlerin ne kadarı İslam dairesinde bir hayat yaşıyor. Yoksa içimiz başka söylüyor da dışımız başka mı? Eğer öyleyse hepimizde münafıklığın bir alameti vardır. Çevremizde yaşayan ve yanlıklar içinde olan kardeşlerimize iyiliği emretmek konusunda ne kadar duyarlıyız? Hiç düşündük mü?
Ve son olarak "Cahillere aldırma" diyor Rabbülalemin. Demek istiyor ki: Siz insanlara kolaylığı seçer, iyiliği emrederken "tekerinize çomak sokmak isteyen cahiller, bedbahtlar, ahmaklar, akılsızlar olabilir sakın ha onlara kulak asma; yoksa senin aklını çelebilirler, yolundan caydırabilirler ve kandırabilirler. Boş ver de geç. Onlar sana engel olmasınlar.
Cahil deyince okumamış, tahsil görmemişten ziyade okumuş, diploma sahibi olmuş, kariyer yapmış ve kendisinde pek çok ilimi toplamış olduğunu sanan ama Allah'a ve onun kanun ve nizamlarına inanmayanlar kastediliyor. Adam ya da kadın Prof. olmuş ama beynini beşeri bir ideolojiye kiraya vermiş Allah'a ve onun kurallarına savaş açmış. Bundan daha cahil kim olabilir ki?
Yoksa okumamış cahillere bir şeyi anlatmak ve ikna etmek kolay olur. Fakat okumuş cahillere bunu anlatmanız "deveye hendek atlatmanızdan" daha zor olur.
Anlayan için Yüce Allah bir ayeti ile aslında ne kadar şey anlatıyor değil mi? Ama işte onu anlayabilecek kapasiteye sahip olmak gerekiyor. Alim mi olmak yoksa arif mi olmak? Bütün mesele burada. Tabii ki en güzel arif olan bir alim olabilmek.
Kalın sağlıcakla.
