Bugün, 24 Nisan 2024 Çarşamba

Mustafa KÖKSAL


BEN KİMSENİN ADAMI OLMAM

BEN KİMSENİN ADAMI OLMAM


Onun dostu, kardeşi, yoldaşı, ülküdaşı olurum da, adamı olmak ne ya... Bazı güzel insanlar sana sevmeyi, gülmeyi, inanmayı öğretir bazıları da nefreti.

Ben hep güzel insanlarla oldum, mahallemde, Üniversitede, eğitim dünyamda şimdi de.

Bazen derimya, insanlık ağaç misali, kökü atide, başı ise asaletinde. Her yanlışa her gün bakıp da, hiç bir kötülük yok gibi yaşamak acıdır. Buna pes edenler demeyin, yaşamayı, hayatı öğrenenler deyin doğru bu. Olgunlaşıyor artık o.

Kıskançlık, kin, nefret bence ruhunun sarılığı. Benim damarıma basılırsa ben olmaktan çıkıyorum, öksüzlüğümün en büyük yarası bu.

Yalanmış, dolanmış şaşırmadığım en doğru, öğretmenim ben, spor adamıyım ben. Ben zaten yetim büyüdüm bu güne kadar, yalan gerçek ölümse hak bilirim de susarım. Eğer boynuna nuska takmış ise ninen, bence şu yazsın; "İnsan, niyet, sabır, kanaat, şükür, tasarruf, inatla yürüme her zorluğa.." Ve Allah’tan başkasına kul köle olmamak.

Çay tadına benzer insalık, daha ilk yudumunda anlarsın, acı mı, tatlı mı? Nasipten öte yol varmı ki, bazı şeyler var ki, ikincisi olmaz. Aşk ve omurga gibidir hayat.  Havanın soğuğundan, insanın soğukluğu yok mu buydurur seni. Vicdan, not gibi, ona uy, doğruya git, yeter ki, ben hep böyle dostlar ile oldum hayatta, asla görünmeselerde, can misali sana dokunur bir yerden.

Ben zoru görünce kaçan olmam, okuldada, spordada, hayat yolumda da. İçşim bağıra bağıra ağlar iken dışım sessizce onu kabullenmemi isterdi. En kötü acı olanı hep bu oldu. Kabullenmek.

O yüzden ben bu ilde benim, kimsenin adamı olmam, kimseleri dost, arkadaş, kardaş bilirim, severim sayarım fakat adamı olmak en kötü kişiliksizlik olur.

Sporda da, hayatta da, işimde de..