Bütünün bir parçası olduğumuz doğada uyanış başladı.
Dallara su yürüyor, yapraklar filizleniyor. Papatyalar açıyor. Güneşin enerjisi içimize neşeyle doluyor. Günler uzuyor. Sıcaklık artıyor. Renkler çoğalıyor. Memleket cıvıl cıvıl oluyor…
Kurda kuşa uçan kelebeğe geldi bahar. Topraktan çıkan fidana gün ışırken doğan güneşe Merhaba diyerek şenlendi doğa…
Uyanış dönemlerini çok seviyoruz. İçimize dolan enerjisine, heyecana ve morale bayılıyoruz. Doğanın sanatsal manzaralarına hayranız. Buradan aldığımız ilhamla adımlarımızı atıyoruz…
Havalar ısındı. Güneşli bir günün sevinciyle sokaklar cıvıl cıvıl oldu...
İşte geldi Bahar. Yaz mevsiminin güzelliğini ve sıcak samimi duyguları anımsatıyor adeta. Ağaçlarda açan çiçekler fotoğraflara konu oluyor. Dekor gibi kullanılan bu ağaçların altında tabure ve bir masa mis gibi kokan kahveyi anımsatıyor.
Doğanın bize kucaklarını kocaman açtığı, bu aydınlık, bu ılık, bu sevimli günlerde kendimizi doğayla daha çok baş başa bırakıyor ve güzel havaların keyfini çıkarıyoruz. Kediler gibi esneyip, karıncalar gibi koşmayı, gün ışığından, güneşten, rüzgârın, kuşların sesinden daha çok ve sık faydalanmayı unutmuyoruz.
Kendimizi yeşille mavinin birleştiği yerlere sahillere atıyoruz. Havalar şu son günlerde öylesinde güzel ki değil memlekete bahar içimize bile bahar esintisi doluyor…
Hayatımızın da bahar tadında hep güzel geçmesi dileğiyle…
Bir sonraki yazımda görüşmek dileğiyle… Hoşçakalın…