Türkiye'de, - 15 Temmuz Darbe Girişimi'nden sonra da, hatta bugün bile - aklımızla alay eden olayların meydana geldiğini gözlemliyoruz. Bunlara, "Belli ki, bu da bir FETÖ taktiğidir!" teşhisiyle doğrudan örnekler vermem, yazdığım gazete ve benim için hukukî sorunlar yaratabilir; bu nedenle, makalemi, - başlıktan da anlaşılacağı gibi - genel bir eksene (yâni teoriye) oturtmaya çalışacağım.
"FETÖ neden bitmiyor?" sorusuna cevap aramanın en mantıklı yolunun, FETÖ'nün NE olduğunu araştırmaktan geçeceğini düşünüyorum. Deneyeyim:
1. FETÖ; kapitalist, müesses PARA sisteminin bir ürünüdür. Bu nedenle, (onun ve benzerlerinin) arkasında "hakim nizam"ın, özellikle USRAEL sermayesinin; yine bu gücün siyasi ve bürokratik desteğinin ve tabii bu mercilerin yerli "eleman"larının bulunuyor olması, kendiliğinden anlaşılabilecek bir gerçektir. Kapitalist sisteme bağımlı, "dünyayla ekonomik ve siyasî anlamda bütünleşme" iddia ve çabası içindeki bir ülke olarak Türkiye'nin, bu sistemin aletlerinden biri durumundaki FETÖ'nün kıskacından muaf olabilmesi, maddenin tabiatına aykırıdır.
2. Yukarıda, FETÖ'nün - kısaca özetleyerek - PARA (kapitalizm) kaynaklı olduğunu tesbit ettik. Siz, Türkiye'deki (kapitalist) PARA düzenini - ortadan kaldırmak bir yana -, Türk milletinin, özellikle yoksul kitlelerin lehine değiştirebiliyor musunuz? Ne yazık ki, bugünkü siyasî ve ekonomik koşullarda, hayır! Öyleyse, FETÖ cenderesinden ve kumpaslarından kurtulmanız da mümkün değildir! Türk milleti, tabii ki milli menfaatleri; bağımsızlığı/ özgürlüğü sözkonusu olunca, paranın gücünü teferruat sayan bir karaktere sahiptir. Buna rağmen, Türkiye'nin bugün içinde bulunduğu durum; her çeşit PARA gücünün, yine her çeşit milli ve manevi değeri imhâ etmeye çalışmakta ve bunda da önemli mesafeler katetmekte olduğu bir durumdur.
3. Dünyada ve Türkiye'de emperyalizmin, kapitalizmin ve dolayısıyla FETÖ'nün/ PARA'nın çalışma tarzları özünde aynıdır: Ben bunları "Şeytan'ın üç buçuk atlısı" olarak adlandırıyorum ve şöyle sıralıyorum: a) Bölmek; b) Germek; c) Kaos ve (iç/ dış) savaş çıkarmak.
Hem emperyalizmin ve kapitalizmin; hem de bu ikisine bağlı olan PARA'nın ve FETÖ'nün asıl silahları, başka bir deyimle söylersek, varlıklarını sürdürme stratejileri bunlardır. Bu silahlar sayesinde, (Türkiye gibi) bağımlı ülkelere, bağımlılıklarını sürdürme yönünde AYAR verilir. Özelikle - bölünme ve gerilimle hazırlanan - kaos ve savaş olmadan, kapitalist sistem yaşayamaz.
*
PARAya ülkenizde istediği gibi hareket etme imkanını verirseniz - yani, vatansız ve ahlaksız PARA ülkenizi yol geçen hanına çevirmişse -, FETÖ'yle/ FETÖ'nün (ve benzerlerinin) üç buçuk atlısıyla baş etmekte de başarılı olamazsınız. Tam tersine, onların dikte'siyle, onların kumpaslarıyla hareket etmek zorunda kalırsınız.
"Abdestli kapitalizm", örneğin İran'da, Suudi Arabistan'da ve Afganistan'da topyekün uygulanan; müesses nizam tarafından her çeşit destekle Türkiye'de de uygulamaya koyulmak istenen bir kapitalizm türüdür. Sonuçta FETÖ, abdestli kapitalizmin Türkiye'de uygulanış çabasına ve pratiğine verilen addan başka bir şey değildir. Cihanda ve yurtta pervasız kapitalizm (PARA'nın egemenliği) devam ettikçe, FETÖ de ölümsüz bir zombi karakterindeki hâin (perfide) varlığını, yâni "üç buçuk atlı" faaliyetlerini sürdürecektir.
KÖR NOKTA KÖŞESİ
Soru:
Küreselci kapitalizm, FETÖ'nün ve benzerlerinin eline verdiği "Şeytanın üç buçuk atlısı"nı (bölücülüğü, gerginlik yaratmayı ve kaos/ iç savaş çıkarmayı) Türkiye'de hangi hedef(ler)e doğrultmuştur?
Cevap:
Üniter, demokratik ve laik MİLLÎ DEVLET'e ve bunları simgeleyen Gazi Mustafa Kemal'e.
