Bugün, 2 Ekim 2025 Perşembe

Abdulkadir DEMİR


GELECEĞİMİZİ  AYDIN KILAN KIYAMET SURESİNDEN GÜNÜMÜZE MESAJ…

GELECEĞİMİZİ  AYDIN KILAN KIYAMET SURESİNDEN GÜNÜMÜZE MESAJ…


 

Kur’an mealini okuduğumuzda ölü toprağını üzerimizden atan kendimize getiren “Kıyamet Suresini” tefekkür etmemiz gerekir. Neden mi? İnsana haddini, hududunu öğretir, hayat sürecinin varacağı son durağı gösterir de ondan… Ölümü ve hesap bilincini en iyi işleyen suredir de ondan… Diriliş gününe yemin etmekle başlayan sure kendi kendini öz eleştiriye tabi tutan, kendi hesabını tutan, iç muhasebesini yapan, kendini eleştiriye tabi tutarak kendini düzeltme iradesi gösteren insana yemin ederek devam eder… Ve sure şu müthiş cümle ile devam eder: “İnsan, ahiret gününde kemiklerini bir araya getirip, diriltmeyeceğimizi mi sanır? Hayır hayır biz en ufak parmak kemiklerini dahi bir araya getirip, diriltmeye kadiriz. Doğrusu insan kendini eleştiriye kapatarak, diriliş gününde vereceği hesabı düşünmeden yaşayarak geleceğini karartmak ister.” 

Allah'ın insanları yeniden diriltmeye muktedir olduğunu bildiren ayetlerle başlayan sûrede ağırlıklı olarak kıyamet koparken evrende meydana gelecek olaylar, ölmek üzere olan insanın halleri, öldükten sonra dirilme ve hesap konuları ile inkarcıların ahirette karşılaşacağı zorluklar, mutlu ve mutsuz insanların halleri ele alınmaktadır. Sûrede ayrıca vahiy esnasında Hz. Peygamber'in Cebrail'den aldığı vahyi hafızasına yerleştirmek için gösterdiği gayret, Allah Teala'nın bu konudaki uyarıları ve ahiretin varlığını ispatlayan deliller üzerinde durulmuştur.

Bu ayetlerin ifade ettiğine göre insan iç muhasebesini yapmadığında, hesap defterini düşünmediğinde karanlık bir dünyaya doğru yol alır… Karanlığın ise nereye götüreceği meçhuldür… Ne zaman hesap bilincinden uzaklaşsam, ölümü unutsam bu sureyi okur ve kendi kendimi öz eleştiriye tabi tutar, yanlışlarımı önüme koyar, kendimi düzeltmeye çalışırım… Bu sure aslında ölmeden önce ölmenin, büyük hesaba çekilmeden önce hesaba çekilmenin, diriliş gününden önce dünyada dirilmenin, gafletten uyanmanın, kendimizi düzeltmek için bir yola girmenin anlatımını yapmaktadır… Tüm hesapları dünya olanlar, dünyada yaptıklarını sorgulamayanlar ve sorgulatmayanlar, kendilerini yanılmaz ve yenilmez sananlar firavunlaşmaya, karunlaşmaya doğru yol alırlar… 

Kıyamet suresi, ölümle boğuşan insanın ruh halini ve hesap yerinde insanın defterini eline alırken ki durumunu ayrıntılı bir şekilde dillendirir… Adeta sure insana; “Ey insan! Bir gün mutlaka öleceksin, hesap defterini eline alacaksın ve kendinle hesaplaşmaya başlayacaksın… O gün gelmeden bugün kendinle hesaplaş ve yanlış olan her şeyden uzaklaş, rabbine yanaş…” mesajını vermektedir…

Kıyamet suresini okuduğumuzda  göreceksiniz bu surenin anlatımı sizi sarsacak, diriliş bilinci kazandıracak ve ölüm korkusunu aşılayacaktır…

Evla leke fe evla- Kıyamet 34 "sana müstehaktır, sana layıktır(azap)" anlamına gelir.

İnsanı acı bir ölüm ve ebedi bir hüsrana mahkûm eden büyük hatalara dikkat çekilir:

Peygamberin haber verdiği şekilde Allah’ı ve âhireti doğrulamamak veya Allah rızâsı için iyilik yollarında tasaddukta bulunmamak.

  Bu imansızlığın bir neticesi olarak namaz kılmamak.

  Dinî gerçekleri yani Allah’ı, Peygamber’i, Kur’an’ı ve âhireti yalanlamak.

  Dinin emirlerinden yüz çevirip onlara uygun yaşamamak.

Sonra da bu yaptıklarıyla övünerek, böbürlenerek, havalı havalı  kurula kurula ailesinin, ehlinin yanına gitmek.

Böyle kimselere Allah Teâlâ, dört kez peş peşe  ( evlâ leke ) buyurmaktadır. “ Evlâ leke ” bir deyim olup: “ Yazık sana, yuh olsun sana, helak olasıca, perişan olasıca, helak olmak sana layıktır ” gibi beddua mânasına gelir. Söz konusu edilen kişinin, yukarıda belirtildiği üzere, yaptığı dört büyük hataya karşı, dört büyük ilâhî tehdit gelmiştir. 

Bütün bunlar, insanın içine sürüklendiği derin bir gafletin dışa vuran yansımalarıdır.