Bugün, 27 Nisan 2024 Cumartesi

Olgun YÜKSEL


GERÇEK KATİLİ KONUŞAN YOK!

GERÇEK KATİLİ KONUŞAN YOK!


 

     Değerli okurlar en son yazımın üzerinden yaklaşık 2 ay geçti. Malumunuz olduğu üzere Emekliyiz ancak çalışıyoruz.  İşimizin gereği olarak geçici bir süreliğine Kadim Şehir Bursa’ya hicret etmem gerekiyordu. Bende öyle yaptım. Hepinizi saygıyla selamlıyorum. Aslında yazmam gereken o kadar çok konu vardı ki çok olduğunda ise tıkanıp kalıyoruz. Hangisinden bahsedeceğiz? Bursa’ya geldiğim günün hemen ertesinde Sevgili Anacığımızın vefatını öğrenip tekrar geriye dönmek zorunda kaldım. Her zaman her şeye hazır olduğumuzu zannederken aslında Konu Ana olduğunda hiçbir şeye hazır olmadığımızı da öğrendik. Allah tüm Ölmüşlerimize Rahmet eylesin.

    En son yazımda Gazze’de yaşanılan soykırımı görmüş ve içim parçalanarak yazmaya elim gitmedi.  Bu katliamı anlatmaya yazımız, dilimiz kifayetsiz kaldı, kalmaya da devam ediyor. Bu konu hakkında herkes yazıyor ve konuşuyor. Benim ise bu kadar yorumculardan sonra içimiz yanarken ne feryat edecek gücüm var ne de yazacak mecalim vardır.

   Zavallı Ukraynalılar! Batılıların gazına geldiler, batılı olmak çok maharetmiş gibi sırf NATO’ya üye olacağız diyerek Ruslarla savaşı göze aldılar. Onları önce savaşı kazanacaklarına inandırdılar. Gazze de çıkan savaş sonrası tüm batı Ukrayna’ya arkasını döndü.  Ukrayna savaşı kaybediyor. ABD ve AB’ye güvenmelerinin cezasını çok ağır ödeyecekler. Zelenski denilen küreselci yapının piyonu görevini yaptı ve eğer ülkeyi terk etmez ise Ukrayna halkı, Mussolini’yi bacaklarından asan İtalyan halkı gibi onu bacaklarından asarak teşhir edeceklerdir.

Kuzey Irak’ta 2 günde 12 şehidimiz var! Harp oyunlarına bizler katılmadık. 2 yıldır devam eden pençe kilit harekâtı bir türlü sonuca ulaşamadı. Hatta 3 yıldır devam ediyor. 3 yıl boyunca devam etmesi üzerine planlanan bir harekâtmıydı onu da bilmiyorum. Bu bölgelere Türk Silahlı Kuvvetleri vaktiyle çok harekât yaptı. Bunlardan bazılarında bende bulundum.  Ancak biz oralarda kalıcı olmadık. Bu kadar derinlikte uzun süre kalmanın yaratacağı riskler hesaplanıyor mu? Herhalde hesaplanıyordur. Sayın Milli Savunma Bakanının geçen haftalarda bir televizyon kanalına verdiği röportaj da ABD’yi kastederek , artık onlar tarafından donatılmış ve yine onlar tarafından eğitilen teröristler olduğunu, eskisi gibi elinde kaleşnikofla dolaşan gruplar olmadığını söylemişti. Yani artık karşımızda profesyonel bir ordu olduğu kastediliyordu. Askerlerimize yönelik aynı an da bir çok farklı yerde eyleme geçen bu gruplara tüm bilgiler, havadan uydu veya İHA görüntüleriyle ve dahi istihbarat desteğiyle, ağır kış şartlarında muharebe yeteneği kazandırılmış donanımlarıyla askerlerimizin üzerine saldırtan asıl KATİL bellidir. ABD. 12 Şehidimize karşılık karşı tarafa çok ağır kayıplarda verdirdik.  Bu evlatlarımızın kanına karşılık  1000 kişiyi telef etmiş olsak dahi, ABD’ye ne yaptık? Bizde bir iktidar var, birde meclis var.  Mecliste biri kınıyor, neymiş PKK’yı söylemiş, diğeri neymiş terörü lanetlemiş. Breh breh breh bakın neler yapmışlar. PKK’nın yeni partisinin adı nedir bilmiyorum, ancak bildiğim PKK’lılar, işte onlar zaten 1925 yılından beri katiller. İktidar Diyarbakır’a bir cadde yapar ve adını “şeyh Said caddesi” verir. Yazarken öfkeden ellerim titriyor. 31 Mart seçimleri var. Herkes oy derdine düşmüş. Beyler! Evlatlarımız ölüyor!

İktidar Katilin ABD olduğunu söyleyemiyor. Muhalefet bırakın ABD’yi PKK bile diyemiyor. Eğer bu siyasete inanan ve bu siyasetçiler için bir birini kıran üzen var ise hepinize yazıklar olsun! Eyyy Sayın Cumhurbaşkanı, artık bize efelenmeyi bırak, muktedirde sensin, iktidarda sensin, şu ABD’ye yönelik bir şeyleri göstermenin zamanı geldi de geçiyor.  Savaşacaklar ise savaşalım bakalım gerçekten savaşa kıçları yiyecek mi? İncirlik nedir? Malatya nedir? Ne müttefiği? Hiç değilse işe buralardan olsun bir başlasan da bizde görsek. Bunların anlayacağı tek dil dişe diştir. Zor’dur. Bırakın artık bu müttefik vs. ayaklarını yeter! 

Değerli okurlar, din elden gitmiyor, halife olarak gördüğünüz Reis’iniz elden gitmiyor, İstanbul yerinde duruyor, Allah sarı saçlı mavi gözlü adam’dan razı olsun o olmasaydı 101 yıl önce gerçek halifeye kalsaydık Ayasofya’nın minarelerinde ve kubbesinde bugün haç vardı.  Fakat şükürler olsun ki yok.  Herkesin yeniden Kuva-i Milliye ruhuyla hareket etme zamanı geldi. İktidara da, muhalefete de haddini bildirecek halktır. 31 Marrt’ta beklenmeyenler seçilmelidir ki bunlara da ders olsun. Değişim şart.  Mevzu bahis olan gerçekten vatandır.  Kalın sağlıcakla…