Abdullah Dehlevi Hazretleri'nin oruçlu olduğu bir gün, yanında sultanı kötülemişlerdi. Hazret:
"-Eyvah, orucumuz bozuldu!" buyurdu.
Bir talebesi:
"-Efendim, siz gıybet etmediniz ki!" dediğinde ise:
"-Evet, biz gıybet etmedik ama dinledik. Gıybette söyleyen de dinleyen de aynıdır, buyurdu.
Yüce Allah, gıybet etmeyi yasakladığı gibi onu dinlemeyi de yasaklamıştır. Zira onu dinlemek ve göz yummak ona iştirak etmek demektir.
Gıybet en ağır kul haklarından biridir ve kul hakkı Allah'ın affı dışında kalan bir haktır.
Ancak kişi ile samimi bir şekilde helalleşilirse affolur. Bunun için de kişinin, gıybetini yaptığı kişiden helallik dilemesi gerekir. Bunu yaparken de neler söylediğini ve kimlerin yanında söylediğini samimi bir şekilde olduğu gibi anlatması gerekir.
Buyrun paçanız sıkıyorsa, bir başkası hakkında konuştuklarınızı ona anlatın ve helallik dileyin. Yapabilir misiniz?
Çok azımız buna cesaret edebilir. O nedenle birisi hakkında o yanımızda yokken konuşurken altından kalkabilecek ve hesabını verebileceksek konuşalım.
Ne yazık ki toplumumuzun en hastalıklı yanı da başkalarının yanında bir başkası hakkında konuşmak ve onu eleştirmek değil mi?
Ama ben onun yaptıklarını konuşuyorum demek bizi kurtarmaz. Bu gıybet olur. Yapmadıklarını konuşursak bu da iftira olur ki; Allah korusun.
Zaten insanların arasının bozulması, husumetler bu nedenle değil mi?
Hiçbir zaman yapmamamız gereken gıybet illetini hele şu bulunduğumuz kutsal mekanlarda yapıyorsak vay halimize. Hacı adaylarımız Mekke'ye gelmişler otelin mescidinde namazlarını kılıyorlar sonra da veriyorlar dedikodunun gözüne. Bırak hacım mesciddesin Kur'an oku, tespih çek, kaza namazı kıl, zikir yap. Mescidi kahvehaye çevirmenin mantığı ne ki Allah aşkına.
Burada yapılacak en güzel şey çok fazla kişiyle muhatap olmamak. O zaman Yaratanla daha fazla muhatap olmaya zaman bulabiliyorsunuz.
Allah bizi gıybet, dedikodu ve iftiradan ve bunları yapmaktan muhafaza eylesin.
İbadetleriniz makbul, umreniz, tavafınız, say'ınız ve haccınız kabul ve makbul olsun inşallah... Sürçü lisan ettikse affola.
Not: Önce kendime söylüyorum, sonra da duymak isteyenlere...
