Bugün, 29 Mart 2024 Cuma

Arzu ŞENEL


HATIRAT

HATIRAT


 

 

Bugünkü hatıratın sahibi fikir, gönül ve proje insanı kıymetli büyüğüm HÜSNÜ YÜCEL ağabeyim.

Hepimiz, bilhassa gençler için kişisel gelişim notları içeriyor.

Keyifli okumalar…

 

TBMM ANIM

 

 Çok sevdiğim bir deyim var” Yeter ki beynin istesin, gerisi nasıl olsa gelir.”

Hayatta asla ben yapamam diye düşünmeyeceksin.

Yola çıkacağın zaman tek bir hedefin olacak ve beynin sana diyecek ki, bu hedefe sadece bir kişi ulaşacak ise, o kişi ben olmalıyım.

Kararını verecek ve yola koyulacaksın.

Çünkü en uzun mesafeler bile ilk adım ile başlar.

 

Yaşadığımız sürece fırsatlar ile karşılaşırız.

Başarılı olanlar sadece gelen fırsatı ertelemeyenlerdir.

Başarmanın diğer en önemli faktörü de cesarettir.

Şimdi yazacağım anımda cesaretin ne kadar önemli olduğunu sizin ile paylaşacağım.

Bu anımı lütfen siyaset üstü algılayın ve bu yazımdaki asıl inceliği kaçırmamaya çalışın.

Her yaş grubunun bu anımdan faydalanacağı mesajlar olacağına inanıyorum.

 

Benim Elektrik mühendisiyim ama hep siyaset ve basın ile iç içe oldum. ANAP döneminde 1994 yılında Belediye Başkan yardımcılığı yaptım. Daha sonra siyasete ara verdim.

 

Yıl 1996, rahmetli Hüseyin Olgun Akın RP Ordu Milletvekili.

Akraba da olmamız vesilesi ile sık sık bir araya geliyoruz.

Beni devamlı partiye davet ediyor.

Ben de kısmet olur inşallah diyorum.

Bir gün Ankara’ya giderken beni de götürdü.

O gün partinin grup toplantısı var.

Beni TBMM’ye ve grup toplantı salonuna aldı.

Rahmetli Erbakan Hocamız konuşurken bayağı duygulandım ve heyecan ile alkışladım.

Konuşma devam ederken Olgun Ağbi çok kısa bir süre yanımdan ayrıldı.

Erbakan Hocamızın konuşması bitince Grup Başkan Vekili, “Şimdi bugün partimize yeni katılacak olanları anons ediyorum” dedi ve benim adımı da söylemez mi?

Olgun Ağbimin neden kısa süreliğine beni yalnız bıraktığını anlamaya başlamıştım.

Kürsüye çıktık, rozetlerimizi takıldı ve görevli bir partili kulağıma şöyle dedi. “ Bugünkü katılımcılar adına sizin konuşmanızı istiyoruz, kabul eder misin.”

Hiç düşünmeden kabul ettim.

Ve ikinci bir anons geldi.

“Bugünkü katımcılar adına Ordu Belediyesi Eski Başkan Yardımcısı Elektrik Mühendisi Hüsnü Yücel bir konuşma yapacaktır.”

 

Evet, düşünebiliyor musunuz, hiç hazırlıksız olarak TBMM’de konuşma yapacağım.

Yaptım da, güzel de konuştum.

Yapamam demedim.

Bu tür fırsatlar bir defa kapını çalar.

Sakın ha ne fırsatı demeyin.

Yıllar sonra ben bunu anı olarak gönlümde sakladı isem, bundan daha güzel ne olabilir?

Biz anılar ile yaşıyoruz.

Anılardır insana yaşama gücü ve şevk veren.

Mekanınız cennet olsun Erbakan Hocam.

Elinizi öperken ne de güzel tebessüm etmiştiniz.

Rahmetli Olgun Ağbi…

 Sen ne güzel insandın.

Ankara’ya gidene kadar ruhuna Fatiha okumadan geçtiğimiz tek bir kabir kalmamıştı.

Yol boyu tepelerdeki bile kalp gözü açık toprağımızın manevi değerlerinin isimlerini bile söyleyerek EL FATİHA diye beni de dualara ortak etmen hala kulaklarımda…

HÜSNÜ YÜCEL

 

Sağlıcakla…