Bugün, 19 Mart 2024 Salı

Dr. Abdurrahman TOMAKİN


İSHAL BELİRTİLERİ ve ŞİKÂYETLERİ:


Devam...

-Sıvı dışkılama,

-Acil dışkılama isteği ve büyük tuvaleti tutamama,

 -Fazla dışkılama,

-Susuzluk,

 -Bulantı ve kusma,

-Ateş yükselmesi,

-Halsizlik,

 -Karın bölgesinde ağrı ve gaz

Sıvı dışkılama, acil dışkılama isteği ve büyük tuvaleti tutamama, fazla dışkılama, susuzluk, bulantı ve kusma, ateş yükselmesi, halsizlik, karın bölgesinde ağrı ve gaz oluşumu ishalin sık görülen şikayetlerindendir.

Günde üç defadan fazla sulu dışkılama durumu, ishal olarak kabul edilir. Çok ağır ishal vakalarında günde 13-14 litre kadar sıvı kaybedilebilir. Bazen kan, mukus gibi sümüksü yapılarda eşlik edebilir.

Bakteriyel enfeksiyonlar genellikle; ateş, kusma, mide bulantısı ve karın ağrısı şikâyetleriyle ortaya çıkmaktadır. Vücuttaki ateş bazen 39 derecenin üzerine çıkabilmektedir.

İlk belirti susuzluk hissidir. Orta derece bir sıvı kaybında ise ağızda kuruma, huzursuz ruh hali ve idrar miktarında azalma gibi belirtiler görülebilir.Aşırı dışkılama, vücutta su ve elektrolit kaybına neden olur. Bu da halsizlik, yorgunluk, dikkat kaybı, baş dönmesini beraberinde getirir. Bu su kaybı bazen o kadar aşırı olur ki, dil ve cilt kurur, kalpteritm bozukluğu ve şuur kaybı görülür.

Vücudun %10’luk kısmında bir sıvı kaybı yaşanıyorsa, belirtiler daha şiddetli ortaya çıkar. İshal ile birlikte kusma, vücutta ciddi oranda sıvı kaybına yol açar. Vücuttaki gerekli sıvı miktarı da dengelenemezse akut böbrek yetmezliğine yol açabilir.

 İSHAL TANISI

Hasta öyküsü ve muayene bulguları genellikle akut gastroenterit tanısı için yeterlidir.

Gaita tahlili: bazı bakteri ve parazitlerin teşhisi için gereklidir. Laboratuvar tahlili: sıvı ve tuz kayıpları açığını bilmek ve böbrek fonksiyonlarını değerlendirmek bakımından çok önemlidir. Dışkı kültürü ile bakteri ve parazit gibi enfeksiyon etkenlerinin aranması için gerekli olabilir.  Gıda intoleransını-tahammülsüzlüğünü ortaya koymak için özel testler yapılmalıdır.

 Kolonoskopi : bazı durumlarda endoskopik muayeneye ihtiyaç duyulur.

İSHAL TEDAVİSİ

Akut gastroenteritlerin çoğu hafif vakalardır ve kendiliğinden düzelir. Tedavi genellikle semptomlara yönelik uygulanmaktadır.

Diyet: akut hastalık döneminde yağsız ve posasız gıdalar tüketilmelidir. Taze yoğurt, kahvaltı ve haşlanmış patates uygun bir diyet seçeneğidir.  İshal durana kadar liften zengin besinler (fazla posa bırakan çiğ sebze ve meyveler) barsak hareketlerini arttırdığı için önerilmez. Yağ emilimi bozulmamış olmasına karşın çok yağlı besinler barsaklardan geçişi hızlandırdığı için birkaç gün verilmez.

Su ve tuz açığını telafi etmek için yeterli sıvı alınmalıdır. 1 litre kaynatılmış soğutulmuş suya 1 çorba kaşığı şeker, 1 tatlı kaşığı sofra tuzu ve 1 çay kaşığı karbonat konularak karıştırılır ve hazırlanan karışım sık aralıklarla içilir.

İlaç tedavisi: daha ziyade şikâyetlerin yatışması için gerekli olabilir.

Antibiyotik tedavi: belirli durumlarda ve bazı mikroorganizmalarla oluşan ishallerde antibiyotikle tedavi verilebilir. Ağır seyreden vakalar ve risk grubu olanlar hastanede yatarak tedavi edilmelidir.

İSHALDEN KORUNMA

-Güneşin altında uzun süre kalmamak

-Tüketilen suyun temizliğinde şüphe varsa kaynatmak,

-Sebze ve meyveyi bolca yıkamak

-Tuvalet sonrası elleri akan suda bol sabunla yıkamak

-Dışarıda kalmış, ağzı açık gıdalardan uzak durmak

Musluk suları ve kaynağı bilinmeyen sular tüketilmemelidir. İçine buz konulmuş içeceklerin de ishal kaynağı olabileceği unutulmamalıdır. Çiğ sebze ve meyveleri tüketirken iyice yıkanmalarına özen gösterilmelidir. Gıdalar buzdolabı dışında uzun süre bekletmemelidir.

Kişisel hijyene dikkat edilmeli ve eller sık sık yıkanmalıdır. İshalli kişilerle aynı tuvaleti kullanmamaya özen göstermeliyiz.

El yıkama; akut gastroenterite yol açan mikropların bulaşmasını önleyen en önemli yöntemdir. Ellerin yemeklerden önce ve sonra, tuvaletlerden önce ve sonra bol ve temiz su kullanılarak yıkanmalıdır. Hasta kişiler, ishali düzeldikten sonra birkaç gün içinde de

bulaştırıcı olabilir. Aile içinde hastalığın yayılımını önlenmek için hastanın kullandığı tabak, çatal, kaşık, bıçak temizlenmeden başkalarınca kullanılmamalı, hastanın özellikle dışkı ile temas etmiş kirli kıyafetleri sıcak su ile yıkanmalı, tuvalet klor içeren temizleyicilerle ya da çamaşır suyuyla temizlenmelidir