Geçtiğimiz hafta bu başlıkla ilgili devam edeceğimi yazmıştım. Bu hafta da, Yahudiliğin, Museviliğin bozulmuş, tahrif edilmiş kitabında geçen birtakım ilahi gerçeğe uymayan, ahlaka aykırı, vicdana aykırı ifadelerden bahsetmek istiyorum.
Bozulmuş, tahrif edilmiş "Tevrat" a göre Rab, dünyayı altı günde yaratmış, yedinci günde dinlenmiştir.
"Ve gökler ve yer ve onların bütün orduları itmam olundu. Ve Allah yaptığı işi yedinci günde bitirdi. Ve yaptığı bütün işten yedinci günde istirahat etti. Ve Allah yedinci günü mübarek kıldı ve onu takdis etti ; çünkü Allah yaratıp yaptığı bütün işten o günde istirahat etti." (Tekvin. Bap 2)
Düşünebiliyor musunuz? Yaratıcı! Allah! Bozulmuş, tahrif edilmiş olan " Tevrat "a göre, yaptığı işten dolayı yorulabiliyor, istirahat edebiliyor.
Yüzyıllar sonra Allahu Teala buna cevap olarak Kur'an-Kerim 'de :
" Andolsun, Biz gökleri, yeri ve ikisi arasında bulunanları altı günde yarattık; Bize hiç bir yorgunluk dokunmadı." (Kaf suresi, 38. Ayet) buyurmaktadır.
Bozulmuş, tahrif edilmiş olan "Tevrat" a göre, Tanrı "pişman" olabiliyor!
"Ve Rab gördü ki, yeryüzünde adamın kötülüğü çoktu, ve her gün yüreğinin düşünceleri ve kuruntuları ancak kötü idi, ve Rab yeryüzünde adamı yaptığına nadim oldu, ve yüreğinde acı duydu." (Tekvin Bap 6)
Bozulmuş, tahrif edilmiş olan "Tevrat" ta peygamberlere yapılan iftiralar da söz konusudur. Bu iftiralar ve peygamberlere yapılan yakışıksız bilgileri buraya yazmak istemiyorum.
Yahudiler, kendilerini üstün ırk ve seçkin millet olarak görürler.
"Çünkü sen Allah’ın Rabbe mukaddes bir kavimsin Allah’ın Rab yeryüzünde olan bütün kavimlerden kendine has kavim olmak üzere seni seçti" (Tesniye Bap 7)
"Allah’ın Rab senin önünde onları dışarı attıktan sonra, yüreğinde: Salahımdan dolayı bu diyarı mülk olarak almak için Rab beni içeri getirdi, diye söyleme ; ancak bu milletlerin kötülüğünden dolayı onları senin önünden kovuyor" (Tesniye Bap 9)
"Rab bütün bu milletleri önünüzden kovacak, ve sizden büyük ve kuvvetli milletlerin mülkünü alacaksınız.". (Tesniye Bap 11)
"Hiçbir leş yemeyeceksiniz ; onu yesin diye şehirlerinde olan garibe verebilirsin ; yahut yabancıya satabilirsin; çünkü sen Allah’ın Rabbe mukaddes bir kavmisin. (Tesniye Bap 14)
" Her alacaklı komşusuna ödünç verdiği şeyi ibraedecektir ; komşusunu ve kardeşini sıkıştırmayacaktır; çünkü Rabbin ibrası ilan edilmiştir. Yabancıyı sıkıştırabilirsin." (Tesniye Bap 15)
"Allah’ın Rabbin memleketlerini sana vermekte olduğu milletleri, Allah’ın Rab attığı zaman, ve onların mülkünü aldığın, ve onların şehirlerinde ve evlerinde oturduğun zaman ; Allah’ın Rabbin mülk edinmek için sana vermekte olduğu memleketinin ortasında kendin için üç şehir ayıracaksın " (Tesniye Bap 19)
Allah’ın , Tevrat kitabında Yahudilere, Musevilere verdiği 10 emir vardır. Bunlardan, bu 10 emirden biri" Katletmeyeceksin! " dir. Ama bugün, yahudilere , bu kelimenin, bu emrin gereğini neden yeri ne getirmedikleri kendilerine sorulduğunda, şöyle cevap veriyorlar, şöyle yorum yapıyorlar. Bu emir, "Kendinden olanı öldürmeyeceksin!" anlamına gelir diyorlar.
Felsefeleri, çalmak çırpmak, alavere dalavere....
Allahu Teala’nın kendileri için söylemediği sözleri kendileri için söylenmiş gibi kabul etmişlerdir. Kur'an-Kerim 'de birçok yerde İsrail oğulları veya hudilerin yaptıkları yanlışlardan bahsedilmektedir.
"Yahudilerden bir kısmı kelimelerin yerlerini değiştirerek tahrif ederler....". (Nisa suresi 46. Ayet)
" Onlar Tevrat’ın kelimelerini, kastedilen mânayı bozacak şekilde yerlerinden oynatıp değiştiriyorlar. Kendilerine bildirilen ilâhî hükümlerin büyük bir kısmını da unuttular. İçlerinden pek azı dışında onlardan dâimâ hâinlik görürsün...."
(Maide suresi 13. Ayet)
"......(Yahudiler), ne zaman savaş için bir fitne ateşi körükledilerse, Allah onu söndürdü. Yine de onlar dünyanın her tarafında sırf bozgunculuk çıkarmak için koşuşturup dururlar. Allah, bozgunculuk yapanları sevmez. " (Maide suresi 64. Ayet)