Bugün, 16 Eylül 2024 Pazartesi

Abdullah ALTAŞ


İYİ MÜLTECİ, KÖTÜ MÜLTECİ

İYİ MÜLTECİ, KÖTÜ MÜLTECİ


 

İstanbul’da 22 Ağustos günü Yenikapı –Hacı Os Man seferini yapan M2 Metrosunda bir kişi , metroda çiçekli saç tacı satan Suriyeli bir çocuğa şiddet uyguluyor.  Suriyeli çocuğa şiddet uygulayan kişinin o esnadaki görüntüleri yolcular tarafından videoya alınıyor.

22 Ağustos akşam saat 21:10 sıralarında yaşanan bu olayda, metroda şiddet uyguladığı anda, görüntüsü çekilen kişinin, çocuğa hem bağırdığı hem de eliyle tokatladığı görülüyor .  Dövülen çocuk ağlarken, yolculardan biri ise şiddet uygulayan kişiyi  engellemeye çalışıyor. 

Bu haberi milyonlarca insan televizyonlardan, yüreği parçalanırcasına izledi. Ben şahsen, şiddet uygulanan çocuğun ağlamasını hatırlamak dahi istemiyorum. 

Hangi ulustan, hangi cinsiyetten olursa olsun, korunmaya, merhamet gösterilmeye, sahiplenilmeye muhtaç bu küçük çocuğa şiddet uygulayan, bu zombileri hangi kategoriye koyacağımı bilemiyorum. "Alçaklık" Bir seviyedir, bir konumdur, orayada koyamıyorum. 

Şiddet uygulayan bu zombi ne yedi de bu hale geldi?  Korunmaya muhtaç bu çocuğa şiddet uygulayan, o küçük çocuğa unutamayacağı bir travma yaşatan bu zombiye acaba kimler neler yedirdi merak ediyorum!... 

Merhamet gösterilmeye muhtaç bu küçük çocuğa şiddet gösterip onu ağlatan bu zombiye genetik incelemesi yapıldı mı? Merak ediyorum! 

Allah’tan, kalabalık bir ortamda meydana gelen bu üzücü olaya tanık olan, şiddet gören bu çocuğun düştüğü bu üzücü durumu televizyonlara taşıyan vicdan sahibi insanlar varmış! 

Ya bu olay, vicdan sahibi insanların olmadığı, kimsenin bulunmadığı görmediği bir ortamda gerçekleşseydi!..   Bunu hayal etmek dahi istemiyorum! 

Ülkemiz son 200 yıldır savaşlardan, ölümlerden kaçan, çoğunluğu müslüman olan ülkemizi sığınılacak bir liman olarak gören, Ülkemizi ana kucağı gibi gören çok sayıda insana kucak açmıştır. Balkanlar, Kafkasya, Yunanistan, Kırım  v. s

Ülkemizde hiç kimse, Balkanlardan, Kafkasya'dan Kırım 'Dan, Yunanistan' dan gelen mültecilere karşı düşmanca bir tavır içine girmemiş onlara saldırmamış, aksine onları bağrına basmış, onlarla zaman içinde akraba olmuşlardır. 

Özellikle neden Suriyeli mültecilere saldırganlığa yönlendirici bir propaganda ve bir antipati var? 

Neden? 

Ülkemizde bilhassa Akdeniz bölgesinde yaşayan Ülkemiz vatandaşı olan, ticaretle uğraşan Avrupalı var. Neden onlara karşı bir aksi propaganda yok? 

Şunu da belirtmek lazım. Hiç kimseye insanlık dışı davranış yapılmamalıdır. 

Bu antipatiyi zihinlere yerleştirenlerin, Suriyeli mültecilere karşı kışkırtma yapanların bir kısmı zamanında buraya mülteci olarak gelmiş kişilerdir. Hiç kimse evin sahibinden izin almadan diğer mültecilere tavır yapmasın!  Ne derler "Misafir misafiri istemez, ev sahibi hiçbirini istemez!" 

Neden Suriyeli mültecilere saldırı? Sebep ne? 

Ülkemizde, insanlarımız maalesef yüz yıldan fazla Avrupa sevgisi tüm kurumlarıyla eğitim sistemiyle yerleştirilmiş, Avrupa yüceltilmiş, İslam ülkeleri ise ikinci sınıf, geri kalmış, biraraya gelinmesi utanç vesilesi olarak zihinlere telkin edilmiştir. 

İşte bu ülkemiz insanlarına verilen algının sonucudur. 

İçimizden biri, tatile gitmek istediği  zaman "Afrika’ya gideceğim demez". Avrupa 'ya gitmek istediğini söyler ve gezintisini yaptıktan sonra ballandıra ballandıra anlatır. 

Daha düne kadar dükkanlarımızdan ihtiyacımızı karşılamak için bir parça satın almaya kalksak, "Yapma mı, Avrupa mı?" diye sorardık? 

Ülkemizde, dünyaya gözünü açan bir çocuk, hemen Avrupa ile tanışıyor!  Tanıştırılıyor! 

Bu örneklerin hangi birini anlatalım? Sayfalar yeter mi? Ne yaptıysak kendi kendimize yaptık? 

Son bir şey söylemek istiyorum! 

İstanbul'da, Metrobüste saç tokası satan, mini etekli, Ukraynalı mülteci genç kız olsaydı, şiddet görür müydü?