Bugün, 4 Temmuz 2025 Cuma

MURAT UYGUN (Sakarya Gazeteciler Cemiyeti Başkan Vekili)


KABA İNSANLARDAN UZAK DURALIM

KABA İNSANLARDAN UZAK DURALIM


 

Hayat kısa ve kıymetli. Her anını, her saniyesini neyle ve kiminle geçirdiğimiz ise bu kıymetin en büyük belirleyicisi. Peki ya yanımızdaki insanlar, ruhumuzu beslemek yerine onu incitiyorsa? İşte o zaman, belki de en büyük sorumluluğumuz kendimize karşı başlar kaba insanlar ile ülfet etmeyin. Bu sadece bir nasihat değil, adeta bir yaşam felsefesi, ruhsal sağlığımızı koruma sanatıdır.

Ülfet, kelime anlamıyla dostluk kurmak, ahbaplık etmek, sıkı fıkı olmak demektir. Ancak her ülfet, her dostluk bize iyi gelmez. Etrafımıza şöyle bir bakalım; sözleriyle, tavırlarıyla, hatta suskunluklarıyla bile bizi yoran, enerjimizi çalan, içimizdeki o ince ruh halini alt üst eden insanlar mutlaka vardır. İşte onlar, kabalığın farklı yüzleriyle karşımıza çıkanlardır. Belki sürekli eleştiren, belki alaycı, belki de sadece umursamaz bir tavır sergileyen… Kabalık, her zaman bağırıp çağırmak değildir; bazen ince bir alayda, bazen de küçümseyen bir bakışta gizlidir.

Peki neden kaba insanlardan uzak durmalıyız? Ruhumuzun huzuru için. Nazik bir insanla geçirilen bir saat, kaba bir insanla geçirilen bir ömre bedeldir. Nazik ruhlar, içimize su serper, bizi anlar, büyütür ve geliştirir. Onların yanında kendimiz olur, hata yapmaktan korkmaz, fikirlerimizi özgürce ifade edebiliriz. Oysa kaba ruhlar, bir zehir gibi işlemeye başlar. Özgüvenimizi kemirir, neşemizi çalar, içimizdeki o küçük, umutlu çocuğu susturur. Zamanla, biz de onlara benzemeye başlarız belki de; farkında olmadan içimizdeki güzellikleri kaybederiz.

Kaba insanlarla ülfet etmemek, onları yok saymak ya da hor görmek anlamına gelmez. Bu, daha çok bir sınır koyma sanatıdır. Kendi ruhsal alanımızı koruma, enerjimizi doğru yerlere yönlendirme becerisidir. Bazen bu, bir sohbeti kısa kesmek, bazen bir daveti nazikçe reddetmek, bazen de sadece bir mesafe koymaktır. Bu, bencillik değil, bilgeliktir. Kendini önemsemektir.

Unutmayalım ki, çevremizdeki insanlar aynamızdır. Kiminle zaman geçiriyorsak, o insanların enerjisi ve bakış açısı bize de yansır. Güzelliklerin içinde olmak, güzellikleri yeşertir. Nezaketin ve saygının hüküm sürdüğü ilişkiler, ruhumuzu besler, bizi daha iyi bir insan yapar.

Dolayısıyla, hayatınızdaki insanları gözden geçirin. Sizi gerçekten besleyen, size iyi gelen kimler var? Ruhunuza iyi bakmak, en büyük sorumluluğunuz. Kaba insanlarla ülfet etmeyin; aksine, nazik ruhların etrafında toplanın ve hayatınızın her anını güzellikle doldurun. Unutmayın, bu dünyaya bir kere geliyoruz. Bırakın ruhunuz, hak ettiği inceliği ve huzuru yaşasın.

Esen Kalın...