Allahu teala'nın emriyle İslamiyet'in peygamberimiz tarafından anlatıldığı yayılmaya başladığı ilk dönemlerde ' müşrikler, putlara tapıcılar, özellikle bunların güçlü ve varlıklı olanları çıkarlarının tehlikeye düştüklerini görünce İslamiyeti ve O' nun temsilcisi peygamberimizi davasından vazgeçirmeye çalışıyorlardı.
İslam davasını söndürmek isteyen bu müşrikler ve puta tapıcılar, durum ve vaziyete göre maddi ve manevi her türlü taktiği deniyorlardı.
İlk önce peygamberimizi alaya alıyorlardı. Bakıyorlarki alaya almak netice vermiyor, Müslümanların sayısı giderek artıyor, farklı bir taktik deniyorlardı.
Peygamberimizi ve Müslümanları ölümle tehdit edip işkence ediyorlardı. Bu taktikte netice vermeyince, müslümanlarla sosyal ilişkileri kesiyorlardı.
Bu taktikler netice vermeyince psikolojik taktiklere başvuruyorlardı. Mitolojilere ait birtakım
Hikayeleri, kitapları topluma okuyorlardı. Amaç insanların Kuran'ı Kerim'e ilgileri azalsın istiyorlardı. Eğer bir yerde Kur'an dan ayetler okunuyorsa orada gürültü yapıp tepiniyorlardı. Amaç Kuran'ın mesajını insanlar duymasın istiyorlardı. Kuran'a alternatif bir şeyler yazmayı deniyorlar gene olmuyordu.
Neticede "Kaderden kaçış yoktu." "Hak galip gelmişti""Batıl yok olmuştu"
Günümüze bir bakacak olursak "Tarih tekerrür etmektedir" Dün olduğu gibi bugün de bu mücadele "Hakkın" taraftarları ile "Şeytanın" taraftarları arasında devam etmektedir,. Kıyamete kadar da devam edecektir. Her "Hak" ve "Batıl" mücadelesinin sonunda Allah'ın izniyle "Hak" galip gelecektir.
Bu günlerde adından söz ettirmek isteyen bir şahıs "Darbe" den ve "İdam" dan söz etmektedir.
"Kaderden kaçış yok" gibi dini terim kullanarak kendisini ve avanesini aklınca teselli etmeye çalışmaktadır. Biri veya birilerinin idam edilmesini
Kendi çıkarlarına ve fikirlerine uygun düşecek bir darbenin olmasını arzu etmektedir. Bu şahıs ve avanesi öyle ümitsiz! ve çaresiz! durumda kalmışlarki bunu dini bir terim olan "Kader" den beklemektedirler.
"Kaderden kaçış yok" cümlesi bu güruhun ne kadar çaresizlik ve acınacak bir durumda olduğunu göstermektedir. Adeta, ne olur birileri artık bizim adımıza "Darbe" yapsın feryat ve çığlığıdır.
Bu güruh her türlü manipülasyonları ve taktikleri deneme gayretindeler. Acaba karşımızdakini nasıl korkutabiliriz? Nasıl tedirgin edebiliriz? Nasıl ayağını kaydırabiliriz? Nasıl hak davasından vazgeçirebiliz? Acaba ne kadar taviz alabiliriz?
Atalarımız ne güzel söylemiş "Aç tavuk kendini buğday ambarında" görür.
Evet. "Kaderden kaçış yok..." Bu "Hak ve Batıl" mücadelesinin sonunda Allah'ın izniyle "Hak" galip gelecektir. Allah'ın izniyle "Kader" böyle tecelli edecektir.
