Bugün, 26 Nisan 2024 Cuma

Mustafa KÖKSAL


KEŞKE

KEŞKE


 

Bazen çok beklersin, ya gelirse diye, gün solmadan, biz gitmeden. Aylar, mevsimler geçiyor, o gelmiyor, sen şu içinde bulunduğun ömrün kıymetini, şükrünü  bil. Ne geçmiştekilere üzül, ne gelecekten kork.

Bugünlerde en namuslu cümleler bakıyorsun en namussuzların dilinde. Susma, sustuğunu da içinde büyütme.

Kus!

Sonra kim sana yaş olur kimi dert. Yanarsın. Allah insana kör, nankör dost vermesin. Birine bir şans verirsen bunu çok düşün.

Kaldığın yerden başlamaz bil. Kandığın yerden başlar. En çok sana can diyen yakmıştır canını bilirim. Asla 65 yaşındayım, iki yüzlü, fırıldak, yalancı talancı olmadım.

Bir çok kişi canımı yaksada. Boş ver, nasibin senle olur. Dilinden duayı eksik etme. Umudunda bitmesin. Farklısın öyle ol, iyi insan ol. Çok zengin, şaşalı, karun yaşasanda sonunda kalacak miras kara toprak. Dertler büyüdükce artar.

Hevesim herşeyden kesildi, en çokta futboldan, ay oldu karşıyakaya gitmek istemiyor ayaklarım. Haddini ve kendini bilmeyenlerin sporu koklamamışların spor anlattığı yerde olmam zul. Bazıları bu alanı bilmedikleri işi kirletmesin dilleri ile yeter.

Bugün spor aleminde yapmak isteyip yapamadığın, kıymetini bildiğin yarın özlemin olmasın bak da sen.

Özlem, çaresi olmayan ilacı bulunmayan hastalık. Her şeyde aklına gelir. Sen ahlaklı ol ki, sana kırgın olanda utansın. Dalında kal kopma! Rüzgara oyuncak edilme.

Gereksizlere değer verme.

Bakın herkes ne yaşatmış ise birine yaşamadan ölmeyecek. Dost var mı sahiden? Sen iyi isen herkes iyidir.

Sildiklerim çok. Önemini yitirmişler var. Çünkü fark etmez bana, ben yalnızlığımla nikahlıyım.

Aslında herşeyi anlatan bir şey var, oda "KEŞKE!"