Dünya kurulalıdan beri iyilik ve kötülük devamlı mücadele etmektedir. Bazen kötülük galip gelmekte bazen iyilik galip gelmektedir. Birçok kere kötülük daha fazla galip gelmektedir. İyiliğin galibiyeti bazen sürekli olamamaktadır.
İyilik için çaba ve özveri, yorulma gerekmektedir. Kötülük için fazla çabaya gerek yoktur, çok çabuk meydana gelmektedir. İyiliğin taraftarı az sesi cılız çıkmakta yetersiz kalmaktadır. Ama bu erdem ve fazilet mücadelesi devam etmelidir.
Kötülüklerle yeterli şekilde mücadele edilmezse, zaman içinde kötülük bir ihtiyaç ve insan hakkı haline gelebilir. Nitekim geldi de!...
Kötüler, yapacakları eylemleri hep "Demokrasi" ile ilişkilendirir ve kendine yol açar. Bunların sayısı çoğaldıkça, ısrarı devam ettikçe kötülükler bir müddet tartışılır nihayetinde ve neticesinde karşı tarafı bıktırır ve birtakım haklar! elde etmeye başlar.
Demokraside çareler tükenmez denilir. Bu tartışmalardan yorulan insanoğlu "Lanet olsun! Benden uzak olsun da!" der ve böylelikle kötülük, çığırtkanlık yaparak yerini daha da sağlamlaştırmış olur...
Artık kötülük kurumsallaşmış toplumda yerini almıştır... Bazen siyasi parti olarak, bazen dernekler olarak, bazen çeşitli yasal örgütlenmeler olarak, bazen şu olarak bazen bu olarak.... Artık kötülük ve mensupları sigortalı hale gelmiş ekonomik hayatları garantili duruma gelmiştir.
Eskiden neydi o! kötü ve kötülüğün ne sigortası ne bir sosyal güvencesi vardı... Şimdi öyle mi ya! Kötülük ve mensupları sosyal güvenceli... Artık kötülük ve mensuplarının yasal hakları ve yapacağı işleri, yapacağı kötülükleri var... Hem, öyle haklar edindiler ki kendilerine biri dokunsa yasal haklarını arıyorlar...
Çok arzu ettikleri, kendilerine göre bir eylem arzu ettiklerinde, başa baş, saça saç mücadele edip haklarını! arıyorlar...
Eğer yasalara kanunlara ahlaka aykırı bir iş yapıp engellenmeye çalışırsa feryadı koparıyor, yanına iç ve dış ülkelerde ki abilerini ve ablalarını kendilerine destek için çağırıyorlar...
Bunların çığırtkanlık ve sloganları da şöyle oluyor, "Demokrasi elden gidiyor!" "İnsan hakları elden gidiyor!" "Falan hakları, Filan hakları!" "Falanca özgürlük, Filanca özgürlük!" Bunlar demokrasiden devamlı alacaklı çıkmıştır! Demokrasi bunlara çokşey borçludur! Bunlar hep böyle düşünürler.....
Nedense, "Demokrasi ve yorumlaması" hep onlara verilmiş!.... Yumurtadan yün kırpsalar, sinekten yağ çıkarsalar, bu demokrasinin gereği diyorlar....
Bunlar, demokrasiyi hoyratça kullandıkları için karşı tarafa kullanabilecekleri bir demokrasi bırakmıyor hepsini harcıyorlar....
Bunlar yasaları ihlal etme, birilerine hakaret etme şeklinde suç işlediklerinde mahkeme önüne çıkıyor, kendilerine yaptıklarının karşılığı olduğu kendilerine söylendiğinde, "Teşekkür ederim, ben almayayım!" diyor ve almadan da oradan gerisin geriye dönüyorlar ....
Bunlar, bundan sonra kötülüğün yeni türevleri için kolları sıvıyor....
Artık bundan sonra onlarla mücadele etmek zorlaşıyor... Artık kötünün de, kötülerin de yasal hak! la rı olduğu için kolay kolay def edemiyorsun....
"Kötüler kendilerine tahammül edildikçe daha çok azarlar." (Tolstoy)