24 Kasım tarihinin “Öğretmenler Günü” olması hasebiyle gerek emekli ve gerekse elan ( hâlâ) görevde olan tüm öğretmen arkadaşlarımın (meslektaşlarımın) “Öğretmenler Günü” nü kutluyor, kendilerine; hayırlara vesile olacak sağlıklı, huzur ve mutluluk dolu günler diliyorum.
Ayrıca ahirete irtihal eden meslektaşlarımı da rahmetle yâd ediyorum. Ruhları şad olsun.
Evet! Ben de emekli öğretmenim. Emekli olalı neredeyse 20 yıl olacak. Aradan onca zaman geçmiş olsa da, geleceğimizin teminatı olan o sevgili gençlerin “Öğretmenler Günü” n de o küçücük elleri ama kocaman yürekleriyle bizlere hediye takdim edip ellerimizden öpmelerini, samimiyetlerini, gelecek vadetmelerini ve asil duruşlarını asla unutamıyorum.
Şimdi görevde olan meslektaşlarım “Pandemi” nedeniyle öğrencileriyle yüz yüze olmasa da sosyal medya aracılığı ile kutlamaları kabul edecek veya mesajlaşacaklar. Ya biz! Yani emekliler. Ne arayanımız olacak, ne de soranımız! Ama olsun 24 Kasım Öğretmenler Günü” ya, bu bile bizler için önemli. Hayırlı olsun dileklerimle…
Bu anlamda 2000 yılı Kasım ayında kaleme aldığım ve “2000 Yılı Öğretmenler Günü Şiir Yarışması” nda dereceye giren bir şiirimi paylaşmak istiyorum.
ÖĞRETMEN OLDULAR
Taşıt geçmez, merkep gitmez yol taşlı
Geride annesi gözleri yaşlı
Kimi gencecik, kimi ağır başlı
Hasret yüküyle öğretmen oldular
Kitabın emridir, haydi hep oku
Her çiçekte vardır ayrı bir koku
Sevdikçe çiçeği atlattı şoku
Sevgi yüküyle öğretmen oldular
Vatanın dört bir yanını dolaşan
Her yerde öğrencilerle tanışan
Hem dili, hem kalemiyle konuşan
Vatan aşkıyla öğretmen oldular
Durmayıp yürüdü bilgi selinde
İstikbal var idi onun gönlünde
Aç, susuz, uykusuz kalem elinde
Gayretleriyle öğretmen oldular
Kanını toprağa katanlar oldu
Okulda vurulup yatanlar oldu
Tüm okullar çocuk sesiyle doldu
Bayrak aşkıyla öğretmen oldular
Yurt için verilen canlar anlamlı
Bilgiyle donandı yurdun her yanı
Dirileri mağrur, şehitler şanlı
Vatan aşkıyla öğretmen oldular