Mehmet Ali AYDIN

Tarih: 29.12.2023 09:25

MEMLEKETİMDEN İNSAN MANZARALARI

Facebook Twitter Linked-in

 

Benim hafta içinde en yoğun günüm genelde haftanın ilk günü olan Pazartesi günleridir. Altın Çocuk Kreş'imizin haftalık eksikliklerini görürüm. Bankalardaki (Genelde finans bankalarında) işleri hallederim varsa evin de eksikliklerini de araya sıkıştırırım.

Varsa diğer görüşmelerimi de hallederim. Bu haftanın Pazartesi günü de saat 9.30 civarı evden çıktım, önce markete giderek eksiklikleri aldım ve servisle kreşe gönderdim. Sonra bir arkadaşımın Filistin'e yardım için bana havale ettiği nakit meblağı gereken yere havale ettim. 

Geri dönüşte çok sevdiğim bir kardeşimle karşılaştım, musafaha ve selamlaşmadan sonra ayak üstü hal hatır ederken yanımıza biz yaşlarda belki de bir kaç yaş büyük hiç tanımadığımız biri yaklaştı ve selamsız sabahsız " Oooo ne güzel gülüp söylüyorsunuz, yoksa piyangodan ikramiye mi kazandınız?" diye direk söze girdi ve arkasından devamla: " Memlekette açlık, kıtlık ve yoksulluk kol geziyor. Alman savaşında bile böyle kıtlık olmadı görülmedi." dedi.

Ben de kendisine:" Bizim piyango ile işimiz olmaz, ayrıca dünyalık derdimiz de yok, ne piyangosu ne parası" dedim. Arkadaşım söze girerek "Ne kıtlığı, ne yoksulluğu. Sen şöyle bir etrafına bak bakalım, yeme içme yerleri tıklım tıklım dolu, alış-veriş merkezleri insan kaynıyor. Sen neden bahsediyorsun" dedi. 

Adam yine ısrarla yoksulluk ve kıtlıktan bahsederek: "Bir bardak çay on beş lira bir bardak çay içmeye paramız yok" demez mi!

Buyur buradan yak, bu vatandaşa kıtlıkla hayat pahalılığının farklı şeyler olduğunu anlatabilirsen anlat. Memlekette kıtlık yok memlekette pahalılık var, gelirimiz az geçinemiyoruz, hayat pahalı, gelir düzeyinde adaletsizlik var. Ben asgari ücret bile alamazken birileri 150-200 bin maaş alıyor, faiz aldı başını gidiyor, parası olan köşeyi dönüyor dese yüz de yüz katılacağım ama kıtlık ve yokluktan bahsetmek için insanın ya gözünün kör olması ya da azılı muhalif olması gerekir.

Sonra da "galiba ben hiç üzerime vazife olmayan bir işe giriştim, sizden özür dilerim, hakkınızı helal edin" dedi ve savuştu gitti. 

Tanımadığınız, huyunu suyunu bilmediğiniz ve yolda karşılaştığınız ve ilk defa gördüğünüz biri işle konuşurken ki konuşmanıza bile gerek yok lütfen üslubunuza ve konuşmanıza dikkat edin.

Sonra herkes bizim gibi karşılamayabilir. Bilmem anlatabildim mi?

 

 


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —