Lütfen siyasi görüşlerinizi bir tarafa bırakarak, aklıselim ile okuyup, düşünelim. Siyasilerimiz ve partileri putlaştırmadan durumumuzu kontrol edelim. Burada anlatılan hastalık kafa ve beyinler hemen hemen her partide var. Kendi gözümüzdeki merteği görmeden başkalarının gözünde çöp aramayalım.
Ne yazık ki ülkemizde siyasete el uzatanın eli bir şekilde pisliğe bulaşıyor. Bu kimilerinde sadece bulaşık olarak kaldığı gibi kimileri de nefsinin ve şeytanın kölesi olduğu için pisliğin içine batıp debelenip duruyor.
Senin partin kirli, benim ki temiz ayaklarını bırakın. Hepsi az çok kirli. Kimi her tarafı ile b&kun içinde yüzüyor, kimisi de üstüne başına bulaştırıyor. Temizlemeye çalıştıkça da daha çok kirleniyor.
Kendi adıma söylüyorum, tertemiz duygularla verdiğimiz helal oyların haramzadelere gitmesine üzülüyorum. Aslında hepsi aynı tezgahın ürünleri. Sistemin kendisi soygun düzeni olunca soymaya meyilliler bundan istifade ediyor. Soydukça da hırsızlığa doymayanlar var içlerinde.
Parti değiştirenler bizim oy verdiğimiz partiden ise vatan haini, yok başka partiden bize gelmişse vatan kurtaran aslan. İkisinin farkını lütfen söyler misiniz? Aslında hiç fark yok. Fark sadece bizim fanatikleşmiş, siyasi partiyi ilahlaştırma duygumuz ve bizim adam yapmaz aymazlığımızdır. Olaya adam gibi değil de taraftar gibi bakıyoruz.
Bir sözümde CHP'ye oy veren kardeşlere İmamoğlu kaç suçtan tutuklu, yargılanıyor hakkında kaç tane itirafçı var, suç delilleri ortada geziyor ama sen onu siyasi komplo kurulduğuna inanıyorsun. Hakkında tek bir suçlama, şikayet ve dosya yokken partisinden istifa edip Ak Partiye katıldığı için Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı hanımefendiyi hırsızlık ve yolsuzlukla suçlanınca şahide, ispata ve şikayete gerek görmeden inanıyorsun. Lütfen gözündeki at gözlüğünü çıkar da bir de öyle bak istersen.
Ayrıca lütfen kimse hırsızına sahip çıkmasın hırsız nerede olursa olsun hırsızdır. Hırsızın partisi olmaz, o sadece götürdüğü ganimete bakar. Avukatlığı da bizim gibi saflara düşer.
