Sonbaharı ömrün geliyor yine
Ne fayda sağladım millete, dine?
Ecelim yaklaştı, titriyor sine
Emel’i ecele koyan Sonbahar
Ne kadar da fazla rengin var senin
Sararmış renklerde belli desenin
Ağaçlar da ağzını açmış kesenin
Her canlıya hesap soran Sonbahar
Dağlarından esen serin rüzgarlar
Gökyüzünden gelen bembeyaz karlar
Yeşile yol veren uçsuz diyarlar
Renkleri sarıya saran Sonbahar
Hüzün de seninle beraber gelir
Sevinçle elemler elele verir
Ne hesabın vardır, kim nerden bilir?
Yorgunu yokuşta yoran Sonbahar
Gök gürlemelerin korkutur beni
Karakış, Zemheri yakar sinemi
Bekleme benden “korkmam” dememi
Korkuyu sineye salan Sonbahar
Her şeyin kaderi değişiyor bak
Şahitlik ediyor bu güzel toprak
Hüzünlü dalgalanır bazen de bayrak
Neşeyi acıya karan Sonbahar
Güneşin azalmış, bulutlar artmış
İkindi güneşin de ufukta batmış
Sanki bütün korkular pusuya yatmış
Korkuyla baş başa koyan Sonbahar
Sararmış yapraklar düşer toprağa
Ölümün acısı gelir bir daha
Karanlık geceler yol ver sabaha
Selam, saygı sunarım Yüce Allah’a
Tazıya yazıda kıyan Sonbahar