Bugün, 29 Mart 2024 Cuma

Seçkin DOĞAN


ŞÜKRETMEK


Şükür etmek, aslında çok önemli bir şey ama bunun  farkına varabilmek de çok önemli. Şükretmekten maksat verilen nimetlerin Allah'tan geldiğini bilmektir. Her türlü nimetlerin Allah'tan geldiğini bilerek dil ve kalp  ile söylemektir.

 Şükür,  sahip olduğunuz nimetler karşılığında onu verene minnetini arz etmek ve  memnuniyet belirtmektir. Sadece dil ile şükür etmek tam şükür değil, onu verenin Allah olduğunu bilerek, kalp ile de tasdik etmekle şükür tamamlanmış olur.

Yüce Rabbimizin bize verdiği nimetler karşısında her zaman her şey için şükür etmeliyiz. Şükür sadece hoşnut olduğumuz şeyler karşılığında değil, hoşnut olmadığımız durumlar karşılığında da şükür etmek gerekir. Çünkü arzu etmediğimiz şeylerde belki de bize farklı bakış açısı verebilir. Hayatımızda bazı şeylerin farkına varmamızı sağlayabilir.

Gerçek anlamda bir Müslüman, her şeyi ile Allah'a teslim olmuş ve her şeyin Allah'tan olduğunu bilerek yaşar. Ona göre ibadetlerini ve şükrünü yapar.

Çalışıp çabalayarak yaptığımız bir ev veya aldığımız bir araba ilk bakışta bunu biz almaşız gibi gözükür ama aslında bize nimetleri bahşeden Yüce Allah’tır. Yani o nimetleri bize, bizi yaratmış olan, bize  güç ve kuvvet vermiş olan Allah vermiştir.

Biz ancak ve ancak Allah'ın bize verdiği güç ve kuvvetle çalış ve bu sayede  birikim yapar, ev veya arabaya sahip oluruz. Sonra da bu kazanımı Allahtan değil, kendimizden biliriz. İşte bu noktada şartlar ne olursa olsun her şeyin Allah'tan olduğunu bilerek şükür etmeliyiz. Kaldı ki  ben çalıştım, ben  kazandım demek bencilliktir.

Bu mevzuu daha iyi anlamak için Hz. İbrahim’in hayatına bakmak gerekir. Allah Hz İbrahim’e  ihlası, samimiyeti ve teslimiyeti bahşetti. O bol bol Rabbine şükür etti ve Allah'ın rızasını kazanmış bir Peygamber oldu. Hz. İbrahim denilince ilk akla gelen şey şükürdür. O, Allah'tan bol rızık ve nimet istemiştir. Ama isterken dünyevi istekler için istememiş o nimetler karşılığında daha fazla şükür edebilmek için istemiştir.

Yaşamı boyuca Hz. İbrahim'in başına çok büyük sıkıntılar gelmiştir. Oğlunu Allah buyurduğu için kurban etmeye razı olmuştur. Putperestlere karşı gelip onlara direnmiştir. Putperestler onu ateşe atmışlardır. Ama Allah Hz. İbrahim'in yanmasına razı olmamıştır ve onu ateşin yakmasına izin vermemiştir.

Şunu unutmayın sadece iyi şeyler, hoşnut olduğunuz şeyler için şükür değil, kötü de olsa her şeyde bir hayrın olacağını unutmadan kötü olan şeye de şükür etmek gerekir. Kötü olmasaydı iyinin farkı nasıl ortaya çıkardı?

Özetle söylemek gerekirse Şeytan insanı şükür etmekten alıkoyacağını söylemiştir. Bizler şeytana uymayıp çok şükür edenlerden olmalıyız.

Unutmayalım ki  Allah verdiği ile de, vermediği ile de bizleri imtihan eder.