Yoksulluğun faydası olur mu? Diye düşünebilir insan. Yoksulluğun etkileri açısından farklı bir boyuttan bakmaya çalıştım.
Hep eski bayramlardan söz ederiz. Nerede o eski bayramlar? diye derin bir iç çekeriz... Evet... Eski yaşanılan bayramlarla birlikte yaşlarda ilerliyor. Çocukluk yaşlarında bayramlardan alınan hazzı şimdi artık alamıyorsun.
Birde bayramların algılanmasında zaman içinde yozlaşmalar meydana geliyor. Evet. Eskiden bayramların tadı vardı, çünkü imkansızlık vardı... Biraz da yoksulluk vardı... Çoğu insanın arabası yoktu, birçok insan amir değildi, memur değildi... İnsanımız Anadolu insanıydı... İnanç ve kültürü zihinlere hakimdi...
İnsanlarımızın çoğu, bayramlar sıcak mevsime rast gelse de bir köyden bitişik köye yanına eşini alarak, belki beraberinde çocuklarını da alarak ellerinde maddi imkanlar ölçüsünde almış oldukları ikinci kalite bir şeker armağan kutusu, kan ter içinde kalmış bir şekilde yürüyerek büyüklerini ziyarete, el öpmeye bayramlaşmaya giderlerdi. İşte tamamen ihlaslı, saf, inançlı bir Anadolu kültürü...
Zaman içerisinde bu kültürün çocukları, bu insanların özellikle torunları, maddi imkanları arttıkça eski bayramların maneviyatından güzelliklerinden maalesef uzaklaştılar... Bayramları, farklı bir şekilde algılamaya başladılar... O algı da şu. Bayramlar artık tatil yerleri, deniz kıyıları, oteller... Evet. Maddi imkanlar çoğaldıkça, bir daire, bir otomobil, bir de hiyerarşi sıralamasında kendine bir yer edinmişsen değme böyle keyfe.
Artık eskisi gibi, büyükleri ziyaret etmek, anne ve babanın yanında birkaç gün kalmak... Artık bunlar o yoksulluk, imkansızlık yıllarında bir davranış şekli, bir nostalji olarak kalmıştır. İşte geçmişte yaşanan, bayramları tatlandıran, eski bayramları aratan güzellik, imkansızlık ve yoksulluktan kaynaklanıyordu.
Ülkemizin maddi açıdan imkanı olan insanların tümü böyledir demiyorum. Ancak azınsanamayacak sayıda bir topluluk bayramların anlam ve ma neviyatına göre davranmıyor, maddi imkanlarını egosunu tatmin etmek için kullanıyor.
