Gölgesinde otur amma
Yaprak senden incinmesin
Temizlen de git mezara
Toprak senden incinmesin
Yollar uzun yollar ince
Yol kısalır aşk gelince
Yat kurban ol İsmailce
Bıçak senden incinmesin
Burdayım de ararlarsa
Doğru söyle sorarlarsa
Tabutuna koyarlarsa
Bayrak senden incinmesin
Diyen meşhur ruh ve gönül insanı şairimiz Abdurrahim KARAKOÇ, yolu, yolları bize anlatıyor. Yollar bazen yorar bazen de sorar bize gidiş, gidişat nereye diye. Yürürken çok şeyler gelir aklımıza. Yorgunluğumuzu artıran da, azaltan da olur zaman içinde yollar. Yollar yılları mı, yoksa yıllar yolları mı yorar anlamak güç olur çoğu zaman.
Çünkü, hayat bir yolculuk, o da yollarda geçer. Yollar yılların, yıllar da yolların elinden su içer. İnsan denen varlık da bu arada hayat denen bir köprüyü geçer gider. Hayat, anlamlı, manalı ve özlü sözlü olmalı. Kayıplara değil, kayıtlara geçmeli. Kalanlara ibret olacak manalar içermeli.
“Yola yolladım seni
Yollar yormasın seni
Hızır elinden tutsun da
Bana yollasın seni
Tokat’tan mı geliyon da
Yar sen Almus’lu musun
Ben seni alacağım da
Söyle namuslu musun
Bu Tokat türkümüzde de yollar bir aşkı, hasreti ve özlemi dile getirir. Yollar hep bizim yoldaşımız olmuş, dertle, hasretle yoğurmuştur.
Musa EROĞLU'nun "Yolun sonu görünüyor " türküsünü dinliyordum. Bu türkünün sözleri öyle anlı şanlı şairlere ait değil. Ordu'nun Fatsa ilçesi'nden Dursun Ali AKINET adlı bir şoföre ait. Kendisini tanıma fırsatı bulduğum, ilkokul üçüncü sınıfa kadar okuyabilmiş bu değerli şahsiyet içimizden birisi.
Duygularını, düşüncelerini, kısacası özden geçeni söze almış ve bizlerle, kültürümüzle paylaşmış. Bugün herkesin dilinden düşürmediği, Musa Eroğlu gibi bir ustanın sazında ve sözünde vücut bulan bu eser hepimiz için büyük önem arzetmektedir.
Bu şoför aynı zamanda "Halil İbrahim" adlı türkünün de söz yazarı. Dursun Ali'nin 85 yaşındaki annesi hastalanır bir gün. Alır annesini Ankara'daki Hacettepe Hastanesi'ne götürür. Hastaneye yatırılır annesi. Tahliller istenir. Beklemektedirler, meraklı bekleyiş başlamış, kafalarda deli sorular harekete geçmişlerdir.
ANNENİN SON SÖZLERİ
Bir süre sonra Dursun Ali tahlil sonuclarını almak için odadan çıkacakken annesi seslenir: "Nereye Dursun Ali? "Tahlil sonuçlarını almaya gidiyorum anne” der. Dursun Ali’nin Annesi oğlunu yanına çağırır, elini tutar ve der ki: "Gerek yok oğlum, yolun sonu görünüyor. "Dursun Ali çok ama çok kötü olur. Olur mu anneciğim? Çok iyisin maşallah der ve odadan çıkar.
Sonuçları alır ve odaya döner. Ne yazık ki annesi son nefesini vermiştir. Dursun Ali annesinin cenazesini alır ve koyulur yola.Fatsa yolunda cenaze arabasında bu sözleri yazar:
Bana ne yazdan, bahardan
Bana ne borandan, kardan
Aşağıdan, yukarıdan
Yolun sonu görünüyor.
İşte her şey kocaman bir hiç. Ne yaparsak yapalım, hepimiz için yolun sonu görünüyor.
Bir gün hepimiz:
Geçtim dünya üzerinden
Ömür, bir nefes derinden
Bak feleğin çemberinden
Yolun sonu görünüyor. Diyeceğiz.
Gencim, güzelim, makam sahibiyim, zenginim demeye fırsat kalmadan : Azrail'in gelir kende
Ne ağa der ne efendi
Sayılı günler tükendi
Yolun sonu görünüyor. Göreceğiz
Dünyadaki herşey bize ölümü hatırlatırken biz dünyaya kazık çakmaya çalışıyoruz ve şunu hiç aklımıza getirmiyoruz:
Bu dünyanın direği yok
Merhameti, yüreği yok
Kılavuzun gereği yok
Yolun sonu görünüyor.
İnsan, ruhlar alemi, ana rahmi yolculuklarından sonra dünya denen bu aleme gelir. Ömür denilen bu çizgi doğum ile ölüm Allah asında bir müddet sürer. Bir gün de olabilir, bir asır da. Nihayetinde “ne bir an ileriye ne de bir an geriye tehir edemeyeceğimiz” ilahi ferman icra edilir ve yolun sonu gelir.
Bana ne yazdan, bahardan
Bana ne borandan, kardan
Aşağıdan, yukarıdan
Yolun sonu görünüyor
Ölen insanın yaza, kışa ihtiyacı olmaz elbette. Onun imana ve ahlaka ihtiyacı vardır.
Geçtim dünya üzerinden
Ömür bir nefes derinden
Bak feleğin çemberinden
Yolun sonu görünüyor.
Azrail'in gelir kendi
Ne ağa der ne efendi
Sayılı günler tükendi
Yolun sonu görünüyor.
Bu dünyanın direği yok
Merhameti, yüreği yok
Kılavuzun gereği yok
Yolun sonu görünüyor
Maraşlı merhum Karakoç ve Fatsalı Ali Rıza Akınet insanoğluna böyle sesleniyorlar. Yolun sonuna geldiğimizde Allah Teala ahır ve akıbetimizi hayır eylesin.