Özlem Çerçioğlu bugün itibariyle Ak Partili değil; hepimize dönmüş bir aynadır...
Bakmak cesaret ister...
Bakarken dürüst olmak daha da cesaret ister...
Çünkü...
Çünkü; orada ne görüyorsak, büyük ölçüde içimizde gizlediklerimiz...
Maskemizin arkasındakiler...
Var mısınız?
Bakalım mı o aynaya?
Gerçek sen ile yüzleşmeye cesaretin var mı?
Bir kaç gündür; Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu'nun Ak Parti'ye geçeceği bilgileri üzerine tepki olarak yapılan paylaşımları okuyorum...
En ağırlıklı görüş; Çerçioğlu'nun yolsuzluk yapmış; Ak Partililerin de bunu yakalayıp, tehditle partilerine geçmeye zorlamış olabileceği üzerine...
Altlarına gelen yorumlara bakınca; insanların bu görüşe ikna olduklarını görüyoruz...
Özlem hanımın yolsuzluk yapmış olduğuna, ortada hiçbir delil, belge, soruşturma veya iddia yokken şıp diye ikna olan siyasi kalabalığa bakıyorum...
Bunlar; ortalığa saçılmış onca bilgi, belge, tanık, itirafçıya rağmen; Ekrem İmamoğlu'nun hırsız olmadığını savunanlar...
İnanmayanlar...
"İftira" diye ortalığı yaygaraya verenler...
Sıkıştırınca; yargı kararını vermeden hırsız yaftası vurulamaz savunması yapanlar...
Oysa; Özlem Çerçioğlu'nun hakkında yargı kararı falan beklemeden hükmü verdiler...
İmamoğlu hırsız mı değil mi yargı kararını bekleyelim diyenlerin; hırsız mı değil mi belli olmadığını öne sürdükleri şahsı, Türkiye'nin cumhurbaşkanı adayı diye ilan etmeleri de ayrı bir garabet...
Sahi aynanın sırf şu kadarcık kısmında kaçınız gerçek yüzünüzü gördünüz...?
Ortada yaptığı yolsuzluklarla ilgili yüzlerce belge havada uçuşanların yolsuzluk yaptığına inanmayıp; parti değiştirdi diye birini yolsuzlukla, hırsızlıkla suçlamak namertlik mi, mertlik mi?
Ne diyorsunuz; kaçınız bu aynada kendini gördü?
Özlem Çerçioğlu yolsuzluk yapmış mıdır?
Valla yapmış olma ihtimalini, yapmamış olma ihtimalinden yüksek tutarım...
Güvenmiyorum hiçbir siyasetçiye...
Ama konu o değil ki...
Siz, ben değilsiniz ki...
Sizin çoğunuz, kendinize helvadan put yapıp tapanlar; acıkınca da oturup yiyenler gibi, siyasetçilerden onlarca put yapan, zaman zaman da bunları oturup yiyen ideolojik putperestlersiniz...
İşte Özlem Çerçioğlu da, bir zamanlar "topuklu efe" diye putlaştırıp, tapındığınız, yerel putlarınızdan biriydi...
Bugün de oturup yiyorsunuz...
Sahi; nasıl harcadınız, Ege bölgesine yönelik bölgesel topuklu efe ismini verdiğiniz putunuzu?
Başka bir yerde siyaset tercih edince; nasıl yapıştırdınız hırsız damgasını...?
Üstelik elinizde somut bir delil olmadan...
Lütfen iyi bakın yahu aynaya; kendinizi beğeniyor musunuz hala?
Bazı paylaşımlarda Özlem hanımın ahlakını, karakterini de sorguladılar...
Ahlakı ve karakteri üzerine tahliller yaptılar...
Eyvallah...
Ne yalan söyleyeyim; pat diye "hırsız" demeleri kadar yadırgamadım bu sorgulamaları...
Ama yine de; hırsızlık yaptıkları, seçmenlerine ihanet ettikleri, parayla delege satın alarak kendi partilerini ele geçirdikleri ortaya dökülen saçılanlar hakkında ahlak ve karakter sorgulaması yapamayanların, parti değiştirenlere bunu yapması ilginç geldi...
Ayna-ayna; söyle bana...
Hırsızları savunmaya geçenlerin, parti değiştirenlerin ahlakını sorgulamaları ilginç değil mi sence de...?
Lütfen aynaya bakarak cevap verin...
Sizin ahlak ve dürüstlük ölçünüz parti değiştirip değiştirmemek mi?
Parti değiştirmesin de çalıyormuş, çırpıyormuş ne yaparsa yapsın mı?
CHP Genel Başkan Yardımcısı Ensar Aytekin açıklama yaptı...
Diyor ki; Topuklu Efe' naraları atanlar, önüne bir dosya konduğu anda CHP'den topuklayıp AKP saflarına katılmayı tercih etti...
"Özlem hanım hırsızlık dosyası önüne konunca parti değiştirdi manasına gelen cümleler kuruyorsunuz ya... Diğerleri önlerine konan yolsuzluk dosyalarına rağmen partilerini değiştirmeyen hırsızlar mı Ensar efendi?" diye sorası geliyor insanın...
Ensar düşünü anlatırken, oynaşını söylüyor...
Ensar çoktan içselleştirmiş partisi belediye başkanlarının yolsuzluk dosyalarını...
Çoktan normalleştirmiş...
Ensar için çirkin olan, ahlaksız olan yolsuzluk yapmak değil; parti değiştirmek...
Ensar, Akım derken, b.kum diyor; ama kimse farkına varmıyor...
Kemal Vanlı