Kur’an bize semboller üzerinden mesaj verir. Sembolün anlamı bütün zaman ve mekanları kuşatır.
Beled Suresinde sarp yokuş olarak ifade edilen Akabe, bu bağlamda nefse zor gelen her şeyin sembol ismidir.
Asıl sarp yokuş mala mülke, servete, şöhrete, makama, mansıba, zevke, keyfe kul köle olmuş nefisleri özgürlüğüne kavuşturmaktır.
Bugün bu âyetin bizim için anlamı gönlü köleleştirilmiş insanları âzâd etmektir.
Zamanımızda köleleştirilmiş insan o kadar fazla ki. Televizyon köleleri, bilgisayar köleleri, para köleleri, evlât köleleri, kadın köleleri, kumar köleleri, içki köleleri ve kendisine sınırsızca bağlayan metâların köleleri…
Ya da okuma yazması olsa bile araştırmaya, okumaya, düşünüp sorgulamaya meyletmeyen birini farklı fikirlerle en önemlisi de Allah’ın mesajıyla tanıştırıp onu okumaya, anlamaya, yönlendirmek, bağnaz fikirlerin tutsaklığından kurtarıp büyük bir özgürlüğe kavuşturmadır.
Yirmi birinci yüzyılda bize sesleniyor, bize çağrıda bulunuyor Allah(cc) “Ey kendisini doğru yolda görenler, doğru yolda yürüdüğünü kabul edenler!
Sarp yokuşu tırmanmadan olmaz! Eğer bu yoldaysanız, sarp yokuşu tırmanacaksınız. Köleleşen insanlık sizi bekliyor. Kurtarın onları. Eğer birini bulunduğu girdaptan kurtaramadıysanız, o zaman sarp yokuşu geçemezsiniz!”
Sarp Yokuş;
“Zulüm bizdense, ben bizden değilim!” diyerek uğrayacağı zarar ve tepkilere rağmen konforlu yaşamından vazgeçmektir.
Unutulmamalıdır ki Allah, inanıp iman eden, sarp yokuşu tırmanmayı göze alıp iyi işler yapan, Allah’ın dinini destekleyen müminlerin; yollarını açar, güçlendirir.
Ne mutlu Allah'ın ipine sımsıkı sarılarak sarp yokuşu tırmanmaya göğüs geren, zorlukları göze alan, hak ve adalet mücadelesi veren, daha yaşanılabilir bir dünyayı imar ve inşa etmek için yaşayan, Allah’ın ilkelerini ayakta tutup yaşatmak için çaba gösterenlere!
Uzun zamandır üzerinde titizlikle araştırdığım alın teriyle, emekle her kelimesini ilmek ilmek dokuduğum, nakış nakış işlediğim Klavyeye her dokunuşumda Rabbin inayetini iliklerime kadar hissettiğim, yazarken okuyucuya kimi zaman umut, kimi zaman azim ve kararlılık, kimi zaman da inadına iyi kalma erdemini aşılamayı hedeflediğim, kitabım nihayet okuyucuyla buluşuyor.
Aslında daha evvel yazıp bitirmiştim. Ama hikmetinden sual olamayan Rabbim, mülk âleminde vücut bulmasını bu güne takdir etmiş. O bilir biz bilmeyiz. Hamd Ona minnet O'na...
Ustalık eserim olan Hayata dair içinden çıkmakta zorlandığımız bir çok konuyu ele aldığım makale tadında Sarp yokuşu aşabildik mi? kitabımı gönül dostlarıma okumalarını tavsiye ederim…
Hayat kitabımızın Beled suresinde sarp yokuşunu aşmamız gereken evrensel buyruğunu anlamaya yaşama gayret edenlerden olmamız niyazımla…